Uzmanlar, tuzlanarak uzun süre saklanan balık türleri konusunda dikkatli olunması gerektiğini belirtiyor. Tuzlu balık, geleneksel bir saklama yöntemi olmasına rağmen, sık ve uzun süreli tüketimi sağlık açısından ciddi sorunlar doğurabiliyor. Bilimsel araştırmalar, tuzlanmış balık tüketiminin bazı kanser türleriyle doğrudan bağlantılı olduğunu gösteriyor.
1. GRUP KANSEROJEN SINIFINDA YER ALIYOR
Uzmanlar tarafından tuzlu balık, “1. Grup kanserojen” olarak sınıflandırılıyor. Bu grup, insan sağlığı üzerinde kanserojen etkisi kesin olarak kanıtlanmış maddeleri içeriyor. Aynı kategoride yer alan salam, sosis ve diğer işlenmiş et ürünleri ile birlikte, bu tür gıdaların mümkün olduğunca az tüketilmesi gerektiği vurgulanıyor.
UZUN SÜRELİ SAKLAMA TEHLİKEYİ ARTIRIYOR
Uzmanlar, balığın tuzlanarak uzun süre saklanması esnasında bazı kanserojen yan ürünlerin oluşabileceğini ifade ediyor. Bu maddelerin vücutta birikmesi, özellikle mide ve sindirim sistemi kanserleri gibi ciddi sağlık sorunlarına yol açabilir. Tuzlu balığı sık tüketen bireylerde bu riskin daha yüksek olduğu belirtiliyor.
UZMANLARDAN NET TAVSİYE
Beslenme uzmanları, balığın taze ya da uygun şekilde dondurulmuş olarak tüketilmesini öneriyor. Tuzlu balığın ise günlük beslenme düzeninde yer almaması ve mümkün olduğunca az tüketilmesi gerektiği vurgulanıyor. Sağlıklı beslenme için balığın pişirme ve saklama yönteminin, türü kadar önemli olduğu ifade ediliyor.
ERKEN BELİRTİLERE DİKKAT ÇEKİLDİ
Uzmanlar, karaciğer ve sindirim sistemi sağlığı açısından vücuttaki bazı sinyallerin göz ardı edilmemesi gerektiğini belirtiyor. Ciltteki renk değişimleri, sararma veya beklenmeyen lekeler gibi belirtiler, bazı hastalıkların erken göstergeleri olabilir. Bu durumlarda, vakit kaybetmeden doktora başvurulması öneriliyor.
www.sozcu.com.tr internet sitesinde yayınlanan yazı, haber ve fotoğrafların her türlü telif hakkı Mega Ajans
ve Rek. Tic. A.Ş’ye aittir. İzin alınmadan, kaynak gösterilerek dahi iktibas edilemez.




