Migren, ülkemizde sıkça rastlanan bir sağlık sorunudur ve genellikle başın bir yarısında meydana gelen şiddetli, zonklayıcı baş ağrısı ile karakterize edilir. Uzmanlar, bu rahatsızlığın yaşam kalitesini olumsuz etkilediğini belirterek, ağrı kesici kullanımının hızlı bir çözüm olmadığını ifade ediyor. Nöroloji Uzmanı Prof. Dr. Derya Uludüz, “Sık sık ağrı kesici kullanmak migreni tetikleyebilir. Asıl önemli olan, hastaların migrene neden olan faktörleri tanıması ve bu durumlardan kaçınmasıdır. Yaşam tarzı değişiklikleri ve bilinçli beslenme ile migrenle başa çıkmak mümkündür. Önemli olan, ataklar başlamadan önce önlem almaktır” şeklinde açıklamalarda bulundu.
Migrenli beyin neleri sevmez?
Uykusuzluk, geç saatlere kadar telefon kullanmak, öğün atlamak ve gün boyunca susuz kalmak, migrenli beynin hiç de hoşlandığı durumlar değildir. Ayrıca diş sıkma gibi bir durum da söz konusudur. Çene ağrısıyla uyanan ve boyunlarında sertlik hisseden pek çok migren hastası için bu tablo oldukça yaygındır.
Atak başlayınca, hayat durur!
Migren, yalnızca bir baş ağrısı değildir; beyinde karmaşık kimyasal süreçlerin bozulması ile ortaya çıkan bir hastalıktır. Özellikle 50 yaş altındaki kadınlar için migren, en yaygın özürlülük nedenleri arasında yer almaktadır. Işık ve ses rahatsız edici olabilir, mide bulantısı yaşanabilir. Kişi, yalnızca yatmak ve karanlık bir ortamda kalmak isteyebilir. Ancak sevindirici bir haber var: Migren, kader değildir. Doğru bilgiler, küçük ama akıllı yaşam değişiklikleri ve kişiye özel tedavilerle kontrol altına alınabilir.
İşte basit ama etkisi büyük adımlar
Migren tedavisinin anahtarı, ağrının ne zaman başladığına değil, neden başladığını anlamaya yöneliktir. Aynı saatte yatıp kalkmak, öğün atlamamak, yeterli su tüketmek, ekran molaları vermek ve biraz hareket etmek, basit ama etkili adımlardır.

Hemen ilaca sarılmayın
Migren durumunda hemen ilaç almak önerilmez. Çünkü migrenli beyin, doğru destekler aldığında doğal yollarla da rahatlayabilir. İşte bazı öneriler:
KOENZİM Q10
Bu madde, hücrelerin enerji santrallerini destekler ve gün içinde çabuk yorulan, akşam saatlerinde başı ağrımaya başlayan kişiler için faydalıdır. Doğal olarak kırmızı et, tavuk, somon, ton balığı, brokoli ve ıspanakta bulunur.
Ataklarda en sık yapılan 4 hata
Migren atakları sırasında dikkat edilmesi gereken bazı hatalar vardır:
1. Kendinizi zorlamak: “Biraz daha dayanayım, sonra dinlenirim” düşüncesi yanlıştır. Migren geldiğinde dinlenmek, tedavinin önemli bir parçasıdır.
2. Ekrana bakmaya devam etmek: Işık, hareket ve ses, ağrıyı artıracak şekilde beyni daha fazla uyarır.
3. Aç ya da susuz kalmak: Bir bardak su içmek ve hafif bir atıştırmalık almak, genellikle ağrının şiddetini azaltabilir.
4. Gürültülü ortamlarda kalmak: Gürültü, sinir sistemini daha fazla gerer. Mümkünse sessiz ve karanlık bir alana geçmek en iyisidir.
Yeni nesil tedaviler
Uzun yıllar boyunca migren tedavisi, ağrı başladığında ağrı kesici almakla sınırlıydı. Ancak yeni ilaçlar, migrenin nedenini hedef alarak kontrol altına almayı amaçlamaktadır.
İğne de bir seçenek
İlaçlardan beklenen faydayı göremeyen veya kullanmak istemeyen hastalar için ayda bir uygulanan iğne tedavileri önemli bir alternatif olmuştur. Bu tedaviler, migren sırasında beyinde ağrı sinyallerini artıran maddeleri etkisiz hale getirerek çalışır ve birçok hastada atak sayısında belirgin bir azalma sağlar.
İlaçlar mucize değildir
Yeni ilaçlar, ağrı başlamadan önce alınabilir ve düzenli kullanıldıklarında koruyucu etki de sağlarlar. Mideyi rahatsız etmemesi, bağımlılık yapmaması ve “ilacı fazla mı aldım” kaygısını azaltması nedeniyle önemli bir alternatiftir. Tedaviler, bireysel ihtiyaçlara göre planlanabilmektedir. Ancak bu ilaçların tek başına yeterli olmayacağı unutulmamalıdır. En iyi sonuçlar, yaşam düzeni, beslenme, uyku ve stres yönetimi ile birlikte alındığında elde edilmektedir.
Atak sırasında neler yapabilirsiniz?
Migren, başlamadan önce bazı sinyaller verir. Boyunda hafif bir gerilme, gözlerde dolgunluk hissi, esneme, huzursuzluk veya yorgunluk gibi belirtiler gözlemlenebilir. Bu anlarda doğru adımlar atarak atağın şiddetini azaltmak mümkün olabilir:
Hemen temiz hava alın
Pencereyi açıp temiz hava almak, migrenli beyin için önemlidir.
Açlığınızı yatıştırın
Uzun süre aç kalmak migreni tetikleyebilir. Küçük bir atıştırmalık, kan şekerinizi dengeleyerek rahatlamanıza yardımcı olabilir.
Burundan nefes alıp verin
Atak yaklaşırken dişleri sıkmak ve omuzları yukarı kaldırmak yaygındır. Çeneyi gevşetmek ve derin nefes almak sinir sistemine rahatlatıcı bir mesaj gönderebilir.
Ekranlardan uzaklaşın
Telefon, bilgisayar ve televizyon migren atağını kötüleştirir. Mümkünse sessiz ve loş bir ortamda dinlenmek en doğrusudur.

Kendinize hemen şu soruyu sorun: En son ne zaman su içtim?
Susuzluk, migrenin sıkça göz ardı edilen tetikleyicisidir. Bir bardak suyun yavaşça içilmesi bile ağrının şiddetini azaltabilir.
MAGNEZYUM
Migrenlilerde eksik olan minerallerden biridir. Sinir sistemini sakinleştirir ve kasları gevşetir. Badem, fındık, kabak çekirdeği, avokado ve yeşil yapraklı sebzeler iyi kaynaklardır.
OMEGA-3
Beyin hücrelerini destekler ve iltihaplanmayı azaltır. Haftada 2-3 gün somon, sardalya veya uskumru tüketmek idealdir.
B2 VİTAMİNİ




