Psikiyatri Uzmanı Dr. Cengiz Soylu, dijital bağımlılığın günümüzün en önemli sorunlarından biri haline geldiğini vurguladı. Özellikle çocuk ve gençlerde ekran sürelerinin aşırı artışının dikkat dağınıklığı, uyku problemleri, sosyal izolasyon ve depresyon riskini artırdığını ifade etti. Bilgiye erişimin hızlanması ve sosyal medyanın hayatın merkezine yerleşmesiyle bireylerin dijital dünyaya bağımlı hale geldiğini belirten Uzm. Dr. Soylu, dijital bağımlılıkla başa çıkmak için düzenli aralıklarla dijital detoks yapmanın hem ruh sağlığı hem de sosyal ilişkiler açısından kritik bir öneme sahip olduğunu söyledi.
‘YOĞUN STRES TETİKLİYOR’
Yoğun stresin yol açtığı davranışsal bağımlılıkların giderek arttığını ifade eden Uzm. Dr. Soylu, dijital bağımlılığın yanı sıra alışveriş, kumar, egzersiz, yemek, kişilerarası ilişkiler ve çalışma bağımlılıklarının da sıkça görüldüğünü dile getirdi. Ayrıca, henüz tanımlama aşamasında olan yeni bağımlılık türlerinin de ortaya çıktığını belirtti. Ancak en hızlı büyüyen ve en yaygın olanının dijital bağımlılık olduğunu vurguladı.
‘MODERN ÇAĞIN VEBASI’
Dijital bağımlılığın önüne geçilemez bir salgın gibi yayıldığını ve ‘modern çağın vebası’ olarak adlandırıldığını belirten Uzm. Dr. Soylu, bağımlılığın tanımını şu şekilde yaptı:
“Bireylerin akıllı telefon, tablet, bilgisayar gibi cihazlara ve sosyal medya, oyunlar, video platformları, çevrimiçi alışveriş gibi içeriklere patolojik şekilde bağlanması dijital bağımlılıktır. Sosyal medya, dijital oyun, internet, online alışveriş, dizi-film izleme ve bilgi edinme bağımlılığı bu grupta yer alır.”
BELİRTİLERE DİKKAT
Dijital bağımlılığın bireyin günlük yaşamını, ilişkilerini ve sağlık durumunu olumsuz yönde etkileyen belirtilerle ortaya çıktığını söyleyen Uzm. Dr. Soylu, şu bilgileri paylaştı:
“Kontrolsüz kullanım isteği, zaman yönetiminde zorluk, uyku bozukluğu, iş ve okul başarısında düşüş, sosyal izolasyon, stres, kaygı, sinirlilik, depresyon ve fiziksel sağlık sorunları gibi belirtiler yaygındır. Bağımlı olanların çoğu durumunun farkında değildir. Genç yaşlarda başlayan bu alışkanlık, zamanla hayatın merkezine yerleşir ve psikososyal sorunlara yol açar.”
‘NEDENLERİ ÇOK BOYUTLU’
Bağımlılığın biyopsikososyal temelleri olduğuna dikkat çeken Uzm. Dr. Soylu, ödül ve tatmin arayışı, kolay erişim, sosyal onay ihtiyacı, kaçış isteği, yalnızlık ve sürekli güncel kalma çabasının bu sorunu beslediğini ifade etti.
‘CİDDİ RUHSAL VE FİZİKSEL SORUNLARA YOL AÇABİLİR’
Dijital bağımlılığın yol açabileceği sorunlara değinen Uzm. Dr. Soylu, “Uzun vadede dikkat dağınıklığı, kaygı, depresyon, özgüven problemleri gibi ruhsal sorunlar; göz yorgunluğu, duruş bozukluğu, baş ağrısı, obezite gibi fiziksel sorunlar ve yüz yüze iletişim becerilerinde zayıflama gibi sosyal sorunlar oluşabilir. Erişkin yaşta bu sorunlar artarak devam eder, iş ve okul performansını düşürür, sosyal izolasyona, özgüven kaybına ve maddi problemlere yol açabilir” dedi.
‘DİJİTAL DETOKS, UYKU KALİTESİNİ ARTIRIYOR’
Dijital bağımlılıkla mücadelede zaman sınırları koymanın, alternatif etkinlikler geliştirmenin, ebeveynlerin rol model olmasının ve dijital detoks yapmanın önemine değinen Uzm. Dr. Soylu, dijital detoksun faydaları hakkında şunları söyledi:
“Dijital detoks, belirli bir süre boyunca teknolojik cihazlardan ve sosyal medyadan uzak durmayı içerir. Bu sayede hem bağımlılık etkilerinden kurtulmak hem de gerçek dünyayı deneyimlemek mümkündür. İyi bir dijital detoks, uyku kalitesini artırır, kaygı ve stresi azaltır, odaklanmayı geliştirir, fiziksel sorunları hafifletir ve sosyal ilişkileri güçlendirir.”
‘YÜRÜYÜŞ VE MEDİTASYON UYGULANABİLİR’
Detoks sürecinde yürüyüş, spor, kitap okuma, el işi, resim yapma, meditasyon, doğa ile vakit geçirme ve yüz yüze sosyalleşmenin etkili olduğuna dikkat çeken Uzm. Dr. Soylu, “Bu alışkanlıklar, hem bağımlılıkla mücadelede hem de yaşam kalitesini artırmada önemli rol oynar” diye belirtti.