Pekin Üniversitesi’nden Prof. Dr. Shengfeng Wang önderliğindeki araştırma ekibi, uyku düzenindeki bozuklukların birçok ciddi hastalıkla ilişkilendirildiğini ortaya koydu.
DÜZENSİZ UYKU 172 HASTALIKLA İLİŞKİLİ ÇIKTI
88 binden fazla kişinin katılımıyla gerçekleştirilen çalışmada, katılımcıların bileklerine yerleştirilen aktigrafi cihazları aracılığıyla yedi yıl boyunca uyku düzenleri izlendi. Araştırmanın sonuçları, düzensiz yatma saatleri ve uyku ritmi bozukluklarının 172 hastalığın yaklaşık yüzde 23’ü ile bağlantılı olduğunu gösterdi. Bu durumun en çarpıcı sonucu, uyku düzensizliklerinin ölüm riskini yüzde 53 oranında artırdığı oldu.
KARACİĞER SİROZU, KANGREN VE DİYABETLE GİZLİ BAĞLANTI
Çalışmaya katılanların gece 00.30’dan sonra uyumasının, karaciğer sirozu riskini 2,5 kat artırdığı belirlendi. Düzensiz uyku-uyanıklık döngüsü ise kangren riskini iki katına çıkardı. Parkinson hastalarının yüzde 37’si ve tip 2 diyabet hastalarının yüzde 36’sı uyku problemleriyle ilişkilendirildi.
YALNIZCA “FAZLA UYU” DEMEK YETMİYOR
Veriler, uykunun yalnızca süresine odaklanmanın yetersiz olduğunu gösterdi. İncelenen 172 hastalığın yüzde 58’i, uykunun yalnızca bir boyutuyla bağlantılı bulundu. Bu durum, “sadece daha fazla uyu” yaklaşımının, altta yatan biyolojik mekanizmaları göz ardı ettiğini ortaya koyuyor.
UYKU TAKİP CİHAZLARI EFSANELERİ YIKTI
Ayrıca, dokuz saatten fazla uyumanın felç ve kalp krizi riskini artırdığına dair yaygın inanış, bu çalışma ile çürütüldü. “Uzun uyuyan” olarak tanımlanan birçok kişinin gece boyunca sık sık uyanarak toplamda altı saatten az uyuduğu tespit edildi. Nesnel ölçümler, bu kişilerin gerçek uyku sürelerini belirlediğinde, uzun uyku ile kalp hastalıkları arasındaki ilişki ortadan kalktı.
VÜCUT SAATİ HER ŞEYİ YÖNETİYOR
Çalışmada, iç biyolojik saatin (sirkadiyen ritim) uyumlu çalışmasının bağışıklık, hormon dengesi ve metabolizma üzerinde doğrudan etkileri olduğu vurgulandı. Gündüz ve gece aktiviteleri arasındaki farkı ölçen göreceli genlik indeksi ile KOAH ve böbrek yetmezliği gibi hastalıkların tahmin edilebildiği görüldü.
KÜÇÜK DEĞİŞİKLİKLER BÜYÜK FARKLAR YARATABİLİR
Nörobilim uzmanı Prof. Matt Walker, uyku düzeninin korunmasının hem ruhsal hem de fiziksel sağlık için temel öneme sahip olduğunu belirtti. Basit alışkanlıklarla bu düzenin sağlanabileceğini ifade eden Walker, “Her gün aynı saatte uyanın, yatmadan önce ışıkları azaltın ve yatak odasını yalnızca uyku için kullanın” şeklinde tavsiyelerde bulundu.
Araştırma, uyku düzeninin sağlıklı yaşam alışkanlıkları arasında beslenme ve fiziksel aktivite kadar kritik olduğunu bir kez daha gözler önüne serdi. Devam eden klinik çalışmalar, ışık filtreleri, telefon uyarıları ve çevresel kontroller gibi düşük maliyetli önlemlerin düzensiz uyku kaynaklı hastalıkları önleyip önleyemeyeceğini incelemekte.
Uzmanlar, düzenli uyku alışkanlığının yalnızca bir tercih değil, sağlıklı bir yaşamın vazgeçilmez unsurlarından biri olduğuna dikkat çekiyor.