Birleşik Arap Emirlikleri’ndeki Sharjah Üniversitesi’nden araştırmacılar, sarımsak özütünün bakterilere karşı etkisini inceleyen yeni bir derleme çalışması gerçekleştirdi. Bu çalışma, sarımsak özütünün, klorheksidin temelli gargaralarla karşılaştırıldığında benzer etkilere sahip olduğunu gösterdi.
Beş farklı insan deneyi üzerinde yapılan incelemeler, sarımsak özütünün özellikle diş çürüğüne yol açan Mutans Streptokokları (MS) bakterisine karşı güçlü bir etki yarattığını ortaya koydu. Analizler, yüzde 0.2 klorheksidin çözeltisinin yüzde 2.5 sarımsak özütü çözeltisine göre daha etkili olduğunu gösterse de, sarımsak çözeltisi yüzde 3’e çıkarıldığında etkilerin sarımsak lehine değiştiği gözlemlendi.
Araştırmacılar, “Klorheksidin yaygın olarak gargaralarda altın standart olarak kullanılıyor; ancak yan etkileri ve antimikrobiyal direnç riski bulunuyor” diyerek, sarımsak özütünün daha yüksek konsantrasyonlarda etkili bir alternatif olabileceğini vurguladı.
Bununla birlikte, sarımsak gargarasının bazı yan etkileri de mevcut. Keskin bir tat, kötü nefes, ağızda yanma hissi ve baharatlılık gibi sorunlar, bazı kullanıcıların bu ürünü tercih etmesini engelleyebilir. Bu yan etkiler, klorheksidinin dişlerde bıraktığı leke gibi daha kalıcı sorunlarla kıyaslandığında daha hafif olsa da, günlük kullanım açısından dikkate alınması gereken unsurlar arasında yer alıyor.
Klorheksidin ile ilgili bir başka endişe ise, bakterilerin zamanla bu maddeye karşı direnç geliştirebilmesi. Araştırmacılar, “Uzun süreli veya düşük düzeyde maruziyet, antimikrobiyal direnç ve antibiyotiklere çapraz direnç geliştirilmesine yol açabilir” uyarısında bulundu.
Sarımsağın, binlerce yıldır çeşitli kültürler tarafından doğal bir şifa kaynağı olarak kullanıldığı biliniyor. Sarımsağın faydaları, içerdiği “allisin” adlı bileşenden kaynaklanıyor. Sarımsak ezildiğinde veya doğrandığında oluşan bu madde, bakterilerin büyümesini engelleyerek hücrelerdeki stresi azaltıyor ve aynı zamanda güçlü kokusunun da kaynağıdır.
Araştırmacılar, sarımsak özütünün gelecekte diş çürüklerini önleyebilecek etkili bir gargara formülüne dönüşebileceğini düşünüyor. Ancak bu hedefe ulaşmak için daha geniş katılımlı ve uzun süreli klinik araştırmalara ihtiyaç duyuluyor. İncelenen beş çalışmanın katılımcı sayısının oldukça sınırlı olduğu belirtiliyor.
Çalışma, Journal of Herbal Medicine dergisinde yayımlandı.
www.sozcu.com.tr internet sitesinde yayınlanan yazı, haber ve fotoğrafların her türlü telif hakkı Mega Ajans
ve Rek. Tic. A.Ş’ye aittir. İzin alınmadan, kaynak gösterilmeden dahi iktibas edilemez.
