TÜRK-İş Konfederasyonu, çalışanların geçim koşullarını değerlendirmek ve temel ihtiyaç maddelerindeki fiyat değişimlerinin aile bütçesine etkilerini belirlemek amacıyla her ay düzenli olarak gerçekleştirdiği araştırmanın 2025 Aralık ayı sonuçlarını açıkladı.
Araştırmaya göre, dört kişilik bir ailenin aylık gıda harcaması, yani açlık sınırı, 30 bin 143 TL’ye yükseldi. 2026 yılı için belirlenen asgari ücretin 28 bin 75 TL olduğu göz önüne alındığında, açlık sınırı ile asgari ücret arasındaki fark 2.068,75 TL’ye çıktı.
Yoksulluk sınırı, gıda harcaması ile birlikte giyim, konut (kira, elektrik, su, yakıt), ulaşım, eğitim, sağlık ve diğer zorunlu aylık harcamaların toplamı ise 98 bin 188 TL olarak belirlendi.
1 KİŞİNİN YAŞAM MALİYETİ 40 BİN LİRAYA DAYANDI
Araştırma sonuçlarına göre, bekar bir çalışanın aylık yaşam maliyeti 39 bin 123 TL’ye yükseldi.
Ayrıca, 2026 yılı için belirlenen asgari ücretin 28 bin 75 TL olduğu ve yılın ilk ayında asgari ücretin açlık sınırının altında kaldığı belirtildi.
GIDA ENFLASYONU DURMUYOR
TÜRK-İŞ’in verilerine göre, “mutfak enflasyonu” Aralık 2025 itibarıyla şu şekilde gerçekleşti:
Ankara’da yaşayan dört kişilik bir ailenin gıda harcamasındaki asgari tutar, bir önceki aya göre yüzde 1,06 oranında artış gösterdi.
On iki aylık değişim oranı ise yüzde 42,97 olarak kaydedildi.
Yıllık ortalama artış ise yüzde 40,15 seviyesinde gerçekleşti.
ASGARİ ÜCRET ZORUNLU GİDERLERİ BİLE KARŞILAMIYOR
TÜRK-İş, araştırmayla birlikte yaptığı açıklamada asgari ücret hakkında şu ifadeleri kullandı:
“Asgari ücret, sosyal devlet ilkesine ve Anayasa’da güvence altına alınan insanca yaşam hakkına bağlı kalarak işçinin yaşamını sürdürebileceği bir geçim ücreti olarak ele alınmalıdır. Bu ücret seviyesi, yalnızca barınma, ulaşım, sağlık ve eğitim gibi zorunlu giderleri dahi karşılamaktan uzak kalmakta, sağlıklı ve dengeli beslenmek için gereken asgari tutarın altında kalmaktadır. Ücretli çalışanların alım gücünün azalması, temel gıda ve zorunlu harcamalara erişimin giderek zorlaşmasına yol açmakta ve bu durum, çalışan kesimin yaşam koşullarını her geçen gün daha da zorlaştırmaktadır.”
