TBMM Genel Kurulu’nda bugün bütçenin genel görüşmesi yapılacak ve iktidar ile muhalefet son konuşmalarını gerçekleştirecek. Ardından 2026 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Yasa Teklifi ile 2024 Yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesap Yasa Teklifi oylanacak. Bu yılki bütçe tartışmaları sırasında emekçiler ve emekliler çeşitli taleplerde bulunmuştu. Özellikle ocak ayında yasal olarak yapılması gereken artışların yanı sıra seyyanen zam gibi istekler öne çıkmıştı. Ancak bu talepler için bütçeye gerekli ödeneklerin eklenmesi konusuna yönelik bir adım atılmadı.
İKTİSATÇILARDAN ÇAĞRI
Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK) aracılığıyla iktisatçılar, milletvekillerine “bütçeye hayır oyu verin” çağrısında bulundu. KESK’ten yapılan açıklamalarda, iktisatçı Prof. Dr. Mustafa Durmuş, bütçenin emekçi ve emeklilere karşı olduğunu belirtti. Durmuş, “Bu bütçe, bu kesimlere ayrılan ödenekleri azaltırken, onlardan alınan vergileri artırmaktadır” dedi. Ayrıca, tarıma ayrılan payın yasal olarak belirlenen sınırın altında kaldığına dikkat çekerek, şu ifadeleri kullandı:
“Bu bütçe, sermaye bütçesidir. Kaynakları sermaye için kullanmaktadır. Buna karşılık, bu kesimden alınacak 768 milyar liralık kurumlar vergisinden feragat edilmektedir. Bu bütçe aynı zamanda faiz bütçesidir; çünkü faizcilere 2.7 trilyon lira üzerinde kaynağı tahsis etmiştir. Faiz ödemeleri, eğitim için ayrılan bütçeyi bile aşmıştır.”
‘OTORİTERLEŞME BÜTÇESİ’
Prof. Dr. Durmuş, bütçenin “otoriterleşme” bütçesi olduğuna da vurgu yaptı. “Bu tür harcamalar için ayrılan kaynak, bütçedeki en büyük dördüncü kalemi oluşturmaktadır” diyen Durmuş, insan hakları, kadınların güçlendirilmesi, adalet ve demokrasi konularında bütçenin oldukça zayıf olduğunu dile getirdi. Durmuş, milletvekillerine şu çağrıyı yaptı:
“Bu bütçede engellilere ayrılan pay yüzde 1 civarındayken, kadının güçlendirilmesi ve çevre koruma için ayrılan kaynaklar yalnızca bindelerle ifade edilmektedir. Bütçe hakkını temsil eden milletvekilleri olarak, oylamada bu bütçeye hayır demenizi bekliyoruz.”
‘ASLAN PAYI SERMAYENİN’
İktisatçı Prof. Dr. Aziz Konukman, bütçenin kimin yararına olduğunu anlamanın, harcama dağılımına bakarak mümkün olduğunu belirtti. Harcamaların büyük bir bölümünün sermaye kesimi tarafından kullanıldığına dikkat çeken Konukman, şunları söyledi:
“Yatırım harcamalarının tamamı, sermaye kesimine kaynak transferi olarak gitmektedir. Cari harcamaların yüzde 40’ı sermaye kesimi tarafından kullanılmakta. Faiz, zaten en büyük kalemdir. Bu büyüklüklerde aslan payını sermaye alıyor. Vergi yükünü ise emekçi kesimler taşıyor. Doğrudan vergilerde yük, emekçilerin üzerinde. Örneğin, stopaja tabi gelir vergisinin üçte ikisini emekçiler ödüyor. Dolaylı vergilerin yüzde 70’e yakını da emekçiler tarafından karşılanıyor. En yüksek vergiyi ödeyen emekçiler, kamu hizmetlerinden yeterince faydalanamıyor. Yani, yükü emekçiler çekiyor, sefasını ise sermaye sürüyor.”
Prof. Dr. Konukman, bütçede vazgeçilen vergi tutarının 2026 için 3.6 trilyon lira olduğunu ve bunun önemli bir kısmının sermaye lehine gittiğini ifade etti.
‘BÜTÇEDE EMEĞİN ADI YOK’
Sermaye lehine yapılan düzenlemelerin kaldırılması durumunda bütçe açığının da azalabileceğine dikkat çeken Konukman, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Bütçenin açık ya da fazla vermesi, kimin lehine kaynak tahsisi yapıldığına bağlı. 2026 bütçesi, bu büyüklüklerden anlaşılacağı üzere sermaye lehine bir bütçe. Bu bütçede emeğin adı yok. Meclis’teki vekillere çağrı yapalım: Lütfen emeğin lehine bir kaynak tahsisi için çaba gösterin. Eğer emeğin lehine kaynak transferi yapamıyorsanız, bu durum bütçe hakkının ihlal edildiği anlamına gelir.”
‘VATANDAŞ UNUTULMUŞTUR’
Kocaeli Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Aziz Çelik, 2026 Bütçesi’nin “vatandaşa cimri, sermayeye cömert bir bütçe” olduğunu vurguladı. Çelik, “Faizler halkın sırtına yüklenirken, sosyal haklara, sosyal güvenliğe, emeklilere ve kamu çalışanlarına ayrılan kaynaklar kısılmıştır. Faize devasa kaynaklar ayrılırken, vatandaş unutulmuştur. TBMM üyelerini halka yabancı bu bütçeye hayır oyu vermeye çağırıyorum” dedi.




