Eski Hatay Büyükşehir Belediye Başkanı Lütfü Savaş ve dört kurultay delegesi, CHP’nin 4-5 Kasım 2023 tarihlerinde gerçekleştirilecek 38. olağan kurultayı ile 6 Nisan’da yapılan 21. olağanüstü kurultayına yönelik “yok hükmünde olduğunun tespiti (mutlak butlan), iptali” ve “tedbir kararının istenmesi” talebiyle Ankara 42. Asliye Hukuk Mahkemesi’nde açtıkları davanın 5. duruşması dün gerçekleştirildi. Duruşmada, tüm davacı vekili Av. Onur Yusuf Üregen ile CHP vekilleri Av. Çağlar Çağlayan ve Mehmet Can Keysan hazır bulundu.
Hakimin dosyaları incelemesinin ardından, tarafların savunmalarına geçildi. Davacı vekili Av. Onur Yusuf Üregen, CHP Genel Başkanı Özgür Özel ve parti yönetiminin tedbiren görevden uzaklaştırılmasını talep ederek, eski CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun göreve getirilmesini istedi. Üregen, Özgür Özel’in bir televizyon programında Cumhurbaşkanı’na yönelik söylediği “Sanane be, sanane” ifadesinin kurultay usulsüzlüğünü kabul ettiğini öne sürdü.
CHP vekili Çağlar Çağlayan, bu beyanların “laf oyunu” ve “çarpıtma” olduğunu belirterek, “Bu sözlerin, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın partinin iç işlerine karışmasına tepki olarak söylendiği anlaşılmaktadır” dedi. Çağlayan, davacı Lütfü Savaş dahil olmak üzere, davacıların husumet ehliyetinin bulunmadığını ve üyelik haklarını kullanamayan birinin parti iç hukukuna ilişkin bir talepte bulunamayacağını ifade etti.
HUSUMET YOKLUĞU
Ankara 42. Asliye Hukuk Mahkemesi, açılan davayı reddederek, asıl davanın konusuz kalması nedeniyle karar verilmesine yer olmadığına, birleşen 31. Asliye Hukuk Mahkemesi’ndeki davanın ise “husumet yokluğu nedeniyle reddine” hükmetti. Duruşmanın ardından değerlendirme yapan Çağlayan, “Bu karar, mevcut aşama itibarıyla hukuka uygun olmuştur. CHP, bu süreçte her fırsatta üyelerine ve delegelerine sığındı. Bu tür davalar siyasi nitelik taşımaktadır ve meselelerin çözümünde siyasetin rolü büyüktür” dedi. Lütfü Savaş’ın avukatı Üregen ise, “Bizi de şaşırtan bir karar oldu” şeklinde konuştu.
TARTIŞMALAR BİTTİ
CHP Genel Başkanı Özgür Özel, partisinin kurultay davasına ilişkin ret kararı sonrası, “Bizi hasta etmeye çalıştılar. Artık bu tartışmalar geride kalmıştır. Otokrasinin ve otokratın yanında olanlar kaybetmiştir. Demokrasinin tarafında olanlar kazanmıştır” açıklamasında bulundu. Davayı CHP Genel Merkezi’nden takip eden Özel, amaçlarının CHP’yi tartıştırmak olduğunu belirterek, “Davayı açan kişi partiden atılmış biridir ve bu nedenle davaya taraf olamaz” ifadesini kullandı.
CHP’li kurmaylar, aksi bir kararın seçim hukuku açısından sorun yaratabileceğine dikkat çekerek, “CHP’yi bölmek ve tartıştırmak istiyorlardı. Ancak hukuken olması gerekenler gerçekleşti. Bundan sonra davaya yönelik herhangi bir başvuru, yalnızca CHP’yi tartıştırma amacı gütmektedir” yorumunu yaptı.
‘TEDBİR KARARI KALDIRILMALI’
CHP’nin hukukçu kurmayları, partinin 38. olağan kurultayıyla ilgili davadan ret kararı çıkmasını Cumhuriyet’e değerlendirdi. CHP Genel Başkan Yardımcısı Gül Çiftci, kararın İstanbul il kongresine etkisi hakkında, “38. olağan kurultayımız üzerindeki ‘şaibe’ iddiası yok hükmündedir. İstanbul’daki il kongresi sürecinde de benzer bir durum söz konusudur. İstanbul’da geçmişi belli olan bir hakim tarafından verilen tedbir kararı derhal kaldırılmalıdır” dedi.
CHP Genel Başkan Yardımcısı Gökçe Gökçen ise, “İstanbul il kongresiyle ilgili iki dava bulunmaktadır. Bunlardan biri Ankara’da Üçüncü Asli Hukuk Mahkemesi tarafından sonuçlandırılmıştır. Diğeri ise ceza davasıdır. Bu dava da baştan çürük bir dava. Benzer şekilde sonuç bekliyoruz” açıklamasında bulundu.




