Silivri Cezaevi’nde tutuklu bulunan CHP’nin cumhurbaşkanı adayı Ekrem İmamoğlu, yazdığı mektupta CHP Genel Başkanı Özgür Özel hakkında dikkat çekici ifadeler kullandı.
Dilek İmamoğlu, “Tüm milletimize; abileri, kardeşleri, evlatları, sevgili eşim, yol arkadaşım Ekrem İmamoğlu’nun selamlarını iletiyorum.” notuyla eşinin mektubunu okudu.
İmamoğlu, mektubunda şu şekilde ifade etti:
Sevgili Dilek, acımasız bir kumpas sonucu sana, çocuklarıma, güzel şehrime ve halkıma hasret bir hayat sürdürüyorum.
Beni hukuksuz bir şekilde yargılamak bir yana, cezalandırmaya çalışan yargı eliyle 9 No’lu Cezaevi’nde özgürlüğümden, sizden mahrum tutuluyorum.
Biliyorum, bu söylediklerim seni üzüyor ama endişelenme. Ne bu 12 metrekarelik koğuş ne de sürekli etrafımı saran gri duvarlar, seni, çocuklarımı, annemi, babamı ve ülkemizi düşünmemi engelleyemiyor.
Günlerim genellikle 07.30 gibi başlıyor. 08.00’de görevlilerin avlu kapısını açmasıyla 12 metrekarelik dünyam biraz genişliyor. Gökyüzünü seyretmek, üzerime rahmetin değmesi beni daha özgür hissettiriyor. Hava kapalı olsa bile gökyüzüne küsülmez, değil mi?
Gündelik ihtiyaçlarım hayli zamanımı alıyor. Aklını bende bırakma. Gündemden geri kalmaman gerektiğinin bilincindeyim ama burada bazı imkanlardan yoksunum. Kantinde dergi satışı olmadığı için okumak istediğim dergi yazılarının fotokopilerini beklemek zorundayım. Bazı gazeteleri de güncel olarak takip edemiyorum.
Kafamdaki notları tekrar yazıya dökmem gerekebiliyor. Okuma saatlerimin ardından günümü tamamlıyorum. Fiziksel olarak yapacak bir işim kalmayınca düşünceler zihnimi sarıyor. Ülkemi, çocuklarımı, seni düşünüyorum. Ardından içimi bir endişe kaplıyor. Türkiye’nin geleceği, çözülmesi gereken problemlerimiz, hukukun üstünlüğü ilkesinin göz ardı edilmesi ve maalesef ülkemin yargı eliyle düştüğü durum… Ancak bu endişe bende ne bir korku ne de yılgınlık yaratıyor.
Ülkemizin içinde bulunduğu bu zor durumdan, önümüzdeki ilk seçimde çıkmak hiç olmadığı kadar önemli hale geldi.
Genel Başkanımız sayın Özgür Özel ile yaptığımız görüşmelerde de bu konuları sürekli tartışıyoruz. Kendisi sürecin başından beri yanımda. İlk günden itibaren ziyaretime gelmeyi ihmal etmedi.
Ülkemiz için gerçekleştirdiğimiz beyin fırtınaları ve bu süreçteki dayanışmalar, tutulduğum 12 metrekarelik alanda bana güç veriyor.
Yaşadıklarımı sizlerle paylaşma kararı aldım. Bu süreçte çocuklara ve gençlere iletmem gereken mesajlarım olacak.
Sesimin yasaklandığı, görüntülerimin engellendiği bir dönemde lütfen söylemek istediklerimi onlara ilet.
Zaman zaman milletimden gelen soruları da bana iletmeyi unutma. Elimden geldiğince yanıt vermek isterim.
Bu millete hizmet etmenin ne denli kutsal bir görev olduğunu biliyorum.
