Sabancı Vakfı Mütevelli Heyeti Başkanı Güler Sabancı, Cenevre’de düzenlenen GESDA Zirvesi’nde filantropinin geleceği üzerine düşüncelerini aktardı. “Değişen Dünyada Filantropi ve Özel Sektörün Rolü” başlıklı oturumda, Sabancı, çoklu krizler döneminde filantropinin önemini, güven ile hesap verebilirliğin gerekliliğini ve sürdürülebilir toplumsal dönüşüm için iş birliğinin gerekliliğine değindi.
‘ARTAN EŞİTSİZLİKLERLE MÜCADELEDE BİLİM VE FİLANTROPİ KİLİT ROL OYNUYOR’
Teknolojik gelişmelerin yol açtığı eşitsizliklere dikkat çeken Güler Sabancı, filantropinin artık sadece iyilik yapmakla sınırlı kalmadığını, aynı zamanda sistemlerin dönüşümünde önemli bir rol oynadığını vurguladı. “İnsanlık zor bir dönemden geçiyor. Artan eşitsizlikler karşısında, GESDA gibi platformlarda sorunları birlikte tartışmak büyük bir önem taşıyor. Zira büyük sorunları tek bir kurum veya yöntemle çözmek mümkün değil. Bakış açımızı ve çözüm üretme yöntemlerimizi yenilememiz gerekiyor. Bunları yeniden keşfetmeli, tartışmalı ve tasarlamalıyız.” şeklinde konuştu.
‘GERÇEK GÜVEN, İYİ NİYETİN ÖTESİNE GEÇMEKLE BAŞLAR’
Sabancı, güvenin ve meşruiyetin filantropinin temel taşları olduğunu belirterek, “Filantropinin para birimi güvendir” ifadesini kullandı. Toplumsal gelişimin, güvenin inşası, şeffaflık ve belirgin bir amaca sahip olmakla başladığını aktaran Sabancı, “25 yıl önce kurulan Sabancı Üniversitesi, birlikte yaratma ve öğrenme kültürünün en somut örneklerinden biridir. Günümüzde, Sabancı Üniversitesi ülkemizin en iyi araştırma kurumlarından biri haline gelmiştir.” dedi.
‘BÜYÜK MESELELERİN ÇÖZÜMÜNDE İŞ BİRLİKLERİ KRİTİK ROL OYNUYOR’
“Son 20 yılda hibe verdiğimiz projelerde, genellikle sahada ilk kez faaliyet gösteren küçük sivil toplum kuruluşlarına destek verdik” diyen Güler Sabancı, bugüne kadar 250’ye yakın projeye destek sağladıklarını açıkladı. Ancak, maddi desteğin ötesinde mentorluk yapmanın, yol göstermenin ve ortak bir hedef doğrultusunda birlikte hareket etmenin önemine vurgu yaptı. “Başarılı olmanın yolu, ne yapılması gerektiği konusunda ortak bir anlayış oluşturmaktan geçer. Birlikte hareket edersek, etkimizi artırabiliriz.” şeklinde ifade etti.
BAŞARI ÜÇGENİ: KAMU, ÖZEL SEKTÖR VE SİVİL TOPLUM
Sabancı, kamu, özel sektör ve sivil toplumun büyük sorunların çözümünde birlikte hareket etmesinin kritik bir öneme sahip olduğunu belirtti. “Buna başarı üçgeni diyoruz. Filantropi bu üçgenin önemli bir parçasıdır. Küresel perspektifimizi koruyarak, çözüm için iş birlikleri geliştirmek hayati önem arz ediyor.” ifadelerini kullandı.
