İzmir Eczacılar Odası Başkanı Savaş Kılıççıoğlu, sağlık sektöründe tasarruf yapılmasının kabul edilemeyeceğini vurgulayarak, ilaç sıkıntısı, hükümetin sağlık politikaları ve eczacıların zor durumda kalması hakkında önemli açıklamalarda bulundu. Kılıççıoğlu, “Milli ilaç sanayimiz çökmüş durumda; Euro kuru baskısı yüzünden hayati ilaçlar ülkemize giremiyor. Doktorlar bile tedavi edemedikleri hastalar için çare aramakta zorlanıyor. Sağlıkta tasarruf yapıldıkça hastaları kaybetmeye devam ediyoruz,” şeklinde konuşarak mevcut durumun ciddiyetini gözler önüne serdi.
Kılıççıoğlu, hükümetin ilaç fiyatlandırmasında uyguladığı kur politikasını eleştirerek, “İthal ilaçlarda Euro kuru 21 lira 67 kuruşa sabitlenmişken, piyasada bu rakam 45 lira seviyelerine ulaştı. Hiçbir ithalatçı, 45 liradan aldığı Euro’yu 21 liradan bozdurmaz. Bu nedenle kanser, organ nakli, tüp bebek ve göz ilaçları gibi kritik öneme sahip olan ilaçların çoğu artık Türkiye’ye ulaşmıyor,” ifadelerini kullandı.
“YENİ TEDAVİLER TÜRKİYE’YE GİRMİYOR”
Yeni nesil ilaçların Türkiye’ye ulaşmadığını dile getiren Kılıççıoğlu, “Özellikle kanser tedavisinde kullanılan yeni moleküller ülkemize gelmiyor. Doktorlarımız reçete yazıyor fakat hastalar, eczane eczane ilaç aramak zorunda kalıyor. Depolarda bu ilaçlar da bulunmuyor. Dolayısıyla doktorlar, istemedikleri eski ilaçlarla tedavi denemek zorunda kalıyor,” dedi. Ayrıca, muadil ilaçların da artık bulunamadığını belirterek, “Bire bir etken maddesi aynı olan muadil ilaçlar dahi yok. Doktorlar çaresiz kalıyor. En pahalı ilaç, bulunamayan ilaçtır,” şeklinde konuştu.
İlaç fiyatlarının yılda sadece bir kez güncellenmesinin de yeni sorunlar yarattığını ifade eden Kılıççıoğlu, “Her yıl yalnızca bir kez zam yapıldığı için, bu dönemde üreticiler üretimi kısma yoluna gidiyor ve depolar ilacı piyasaya sınırlı miktarda veriyor. Zam öncesinde ilaç sıkıntısı yaşanıyor. Zamlar yıl içine yayılmalı ve 3-4 periyotta yapılmalıdır,” önerisinde bulundu.
“ECZANELER KAPANMA NOKTASINDA”
Eczacıların mevcut sistemden olumsuz etkilendiğini belirten Kılıççıoğlu, “İlaç fiyatları arttığında etkilenen tek meslek grubu biziz. Çünkü ilaç fiyatları yükseldiğinde kâr oranımız düşüyor. Türkiye’de her şey enflasyonun üzerinde artarken, eczanelerin kâr oranı azalıyor. Bu durum da kapanmaları beraberinde getiriyor,” dedi.
Kılıççıoğlu, eczanelerin yalnızca bir satış noktası değil, aynı zamanda birinci basamak sağlık hizmeti sunucusu olduğunu vurguladı. “Eczaneler, mahallenin danışma merkezi gibidir. Vatandaş burada ücretsiz bilgi alabilir. Bu merkezlerin kapanması, dolaylı olarak halk sağlığını tehdit edecek,” diye uyardı.
“SAĞLIKTA TASARRUF OLMAZ”
İlaç politikasında mali kısıtlamaların ön planda olduğunu söyleyen Kılıççıoğlu, “Hükümet, para politikasının içinde sağlık harcamalarını kısmaya çalışıyor. Ancak sağlıkta tasarruf yapmak mümkün değildir. Bugün tasarruf edilen her kuruş, yarın daha büyük sağlık sorunları olarak karşımıza çıkar,” ifadelerini kullandı.
“SİGARA BIRAKTIRMA İLAÇLARI DEVLET TARAFINDAN TEMİN EDİLMELİ”
Sigara bırakma ilaçları hakkında da değerlendirmelerde bulunan Kılıççıoğlu, “Bazı markalar artık piyasada bulunmuyor. Devletin bu ilaçları ücretsiz temin etmesi son derece önemli bir uygulama. Ancak bu ilaçlarla birlikte psikolojik destek de sağlanması gerekiyor. Çünkü bu ilaçlar kimyasal etki yaratmakta ve yan etkileri olabilmektedir. Bu nedenle dikkatli kullanılmalıdır,” dedi.