BirGün Ankara
TMMOB tarafından Bilgisayar Mühendisleri Odası ve Elektrik Mühendisleri Odası’nın düzenlediği “Geleceğin Teknolojileri ve Teknoloji Politikaları Sempozyumu”, Ankara’da başladı. Sempozyum, ülke genelinde teknoloji alanında faaliyet gösteren önemli araştırmacılar ve bilim insanlarını bir araya getirerek, günlük yaşamın bir parçası olma potansiyeli taşıyan teknolojiler ve bu teknolojilerin politikalarını tartışmaya açıyor.
Açılış konuşmaları BMO Yönetim Kurulu Başkanı Cem Nuri Aldaş, EMO Yönetim Kurulu Başkanı Mahir Ulutaş ve TMMOB Yönetim Kurulu Başkanı Emin Koramaz tarafından gerçekleştirildi. TMMOB Yönetim Kurulu Başkanı Koramaz, “Aklın ve bilimin izinden gitmekten vazgeçersek, sonumuz yoktur; önümüz karanlıktır” şeklinde konuştu.
Koramaz, “Bilimi, tekniği ve meslek odalarını yok sayan bir anlayışla politika üretmek, sorunların merkezini oluşturuyor” diyerek, çoklu krizlerin temel nedeninin burada bulunması gerektiğine dikkat çekti. Yıllardır süregelen rant ve kâr politikalarına işaret eden Koramaz, şu ifadeleri kullandı:
“Emeğimiz, yaşamlarımız ve geleceğimiz bu kadar değersizleştiyse, işsizlik, yoksulluk ve açlık hayatımızın olağan koşulu haline geldiyse, işletmeler yatırım yapılamaz hale geldiyse, bunun kaynağı yıllardır uygulanan rant ve kar politikalarıdır. Bugün ülke halkı olarak bu politikaların yıkıcı etkilerini günlük yaşamımızda derinden hissediyoruz. Ekonomisi çökmüş, hukukun siyasallaştığı bir ortamda, tek adam yönetim anlayışıyla karşı karşıyayız.”
“Artık kendi hayatlarımızdan değil, gelecek kuşaklarımızın hayatlarından da feragat ederek yaşıyoruz. Hepimiz giderek daha fazla yoksullaşıyoruz ve zor koşullarda yaşam mücadelesi veriyoruz. Sokakları dolduran milyonlarca yurttaşımızın öfkesi ve tepkisi de bu gerçeklerden kaynaklanıyor.”
“19 Mart’ta İstanbul Büyükşehir Belediyesi Başkanı Ekrem İmamoğlu ve beraberindeki 106 kişinin hukuksuz gözaltına alınmasının ardından başlayan protesto dalgası, birleşik bir ses oluşturmuş durumda. AKP’nin 23 yılda inşa ettiği korku duvarı, geniş halk kesimlerinin isyanıyla yıkılmıştır.”
“Uzun bir süredir siyasi iktidarın oluşturduğu suni gündemlerle, gerici-milliyetçi politikalarla etkisizleştirilen toplumsal muhalefet, iradesine, demokratik haklarına ve geleceğine sahip çıkmak için alanları doldurmuştur. Bu toplumsal dalga, ülkemizin geçirdiği zorlu süreçleri gözler önüne sererken, gençlerin öncülüğünde yükselen mücadelenin eşit, özgür ve adil bir gelecek umudunu büyüttüğünü göstermektedir.”
“TMMOB, aklın ve bilimin izinde, mesleğinin kamusal sorumluluklarının bilincinde, eşit, adil, özgür ve barış içinde bir dünya ve ülke için mücadelesini sürdürecektir.”
EMO Yönetim Kurulu Başkanı Mahir Ulutaş, konuşmasında teknoloji politikalarının toplum yararına kullanımı ve üretimi üzerine vurgu yaptı. “Teknoloji-toplum ilişkisine dair en ileri teoriyi hâlâ Marx’ta buluyoruz” diyen Ulutaş, “Marx, teknolojiyi insanın doğayla olan ilişkisi ve toplumsal ilişkilerin biçimlenmesiyle içsel olarak ilişkilendirir” şeklinde konuştu. Ulutaş, sözlerini şu şekilde tamamladı:
“Kapitalizm, üretim araçlarının özel mülkiyeti ve sömürü üzerine kurulu bir sistemdir ve insanı makinenin bir parçası haline getirerek, kendi emeğinin ürünlerinden mahrum bırakmaya çalışmaktadır. Ya teknolojik gelişmelere eleştirel bir bakış açısıyla yaklaşacağız ya da insanı mekanizmaya indirgeyen bir geleceğe mahkûm olacağız.”
YENİ EŞİTSİZLİK DÜZENİ
BMO Yönetim Kurulu Başkanı Aldaş, dünyada yüksek teknolojiye dayalı üretim ve yapay zeka kapasitesi üzerinden ülkeler arasında yeni bir eşitsizlik düzenine doğru ilerlediğini belirtti. Az sayıda ülkenin teknolojik gelişmelere yön verdiğini, aynı zamanda kültürel ve siyasi nüfuz alanlarını genişlettiğini ifade eden Aldaş, şu ifadeleri kullandı:
“Türkiye ise bu yarışı çoğunlukla tüketici konumunda geçiriyor; dışa bağımlı altyapılar ve kontrol dışı sistemlerle yüzleşmek zorunda kalıyor. Hayatınızdan Google, Netflix, ChatGPT ve WhatsApp’ın çıktığını düşünün; bu durum ülkeyi durdurmaz ama hayatı ciddi şekilde aksatır. ‘Dijital kaos’ gününde yaşadığımız küçük bir prototip, teknolojik bağımlılığın sağlık, savunma, eğitim gibi alanlarda ciddi tehditler oluşturduğunu göstermektedir. Bu durum, Türkiye’nin teknoloji politikalarının, yatırım ve girişimcilik perspektifinin ötesine geçerek, kamusal bilgi altyapılarını ve açık kaynak stratejilerini toplumsal yarar temelinde yeniden inşa etmesi gerektiğini ortaya koymaktadır.”
Aldaş, “Bilgisayar Mühendisleri Odası olarak, sayısal çağa taşınan bir anlayışla hareket ediyoruz. Teknolojinin toplumu yoksullaştıran değil, birleştiren, eşitleyen ve özgürleştiren bir araç olması için mücadele etmeye devam edeceğiz. Bu yolda yalnız olmadığımıza inanıyoruz” dedi.