Donald Trump yönetimi, nisan ayında 185 ülke ve bölgeyi kapsayan yeni bir ticaret tarifesi düzenlemesini açıkladı. 5 Nisan itibarıyla yürürlüğe giren bu uygulama, tüm ithal araç ve parçalar için yüzde 10 oranında sabit tarife uygulamaya koyuldu. Ardından, 9 Nisan’da ülkelere özel ek vergiler devreye alındı.
JAPON OTOMOTİV DEVİ BÜYÜK ZARAR ETTİ
Bu yeni düzenleme, özellikle Japon ve Avrupa merkezli otomobil üreticilerini derinden etkiledi. Wall Street Journal verilerine göre, Japonya’nın önde gelen otomobil üreticisi Toyota, 2025’in ikinci çeyreğinde 3 milyar dolar zarar bildirdi. Şirketin mali yıl sonu olan Mart 2026’ya kadar, toplamda 9,5 milyar dolarlık tarife kaynaklı bir kayıp yaşaması öngörülüyor.
ALMAN OTOMOTİV DEVLERİ DE ZARAR BİLDİRDİ
Alman otomobil üreticisi Volkswagen, ikinci çeyrekte 1,5 milyar dolarlık zarar açıkladı. Ford ve General Motors’un zararları da 1 milyar doları aştı. Elektrikli araç üreticisi Tesla ise bu süreçten nispeten daha az etkilenerek yaklaşık 300 milyon dolarlık zarar bildirdi.
Yıl sonuna kadar, Çinli firmalar hariç dünyanın en büyük 10 otomotiv üreticisinin toplam net kârında yüzde 25’e varan bir düşüş yaşanabileceği tahmin ediliyor. Bu durum üzerine bazı ülkeler, Washington ile müzakerelere başlamış durumda.
BAYİLİKLER KAPANIYOR, ÇİNLI OTOMOBİLLER YÜKSELİYOR
ABD’nin yüksek tarifeleri, bir yandan Çinli elektrikli araç markalarının Avrupa ve Çin pazarındaki yükselişi Batılı üreticileri zorluyor. 2025’in ilk yarısında, Çinli otomobil üreticilerinin Avrupa pazarındaki payı yüzde 5,1’e çıkarak iki katına ulaşmış durumda. Bu dönemde Porsche’nin Çin satışları yüzde 28 azalarak bazı bayiliklerin kapanmasına neden oldu. Daralan talepler nedeniyle General Motors gibi şirketler de zarar bildirdi.
8 AĞUSTOS’TAN İTİBAREN YENİ TARİFELER YÜRÜRLÜĞE GİRDİ
Trump yönetimi, tarifelerden geri adım atmadan rejimi genişletmeye devam etti. 8 Ağustos itibarıyla, İngiltere, İsviçre, Brezilya, Hindistan ve Tayvan gibi yaklaşık 70 ülkeye yeni ek tarifeler uygulamaya konuldu. Bu durum, küresel ticaret sistemi ve otomotiv sektörünü belirsiz bir sürece sürüklüyor.
