Son zamanlarda dünya genelinde kahve fiyatları tarihi rekorlar kırıyor. Brezilya ve Vietnam gibi önemli üretici ülkelerde iklim değişikliğinin neden olduğu kuraklık ve aşırı yağışlar, rekolteleri olumsuz etkiledi. Kahve vadeli işlemler piyasasında (C arabica) 2024 yılı boyunca ton başına fiyatların yüzde 60 civarında arttığı gözlemleniyor. Uzmanlar, 2025 yılında da küresel stokların azalacağı ve fiyatların yüksek seviyelerde kalmaya devam edeceği konusunda uyarıda bulunuyor.
Türkiye’de ise bu küresel dalgalanmaya döviz kurlarındaki artış, enerji maliyetleri, gübre ve işçilik giderlerindeki yükselme de eklenince kahve fiyatları fahiş seviyelere ulaştı. Büyük kahve zincirlerinde orta boy bir Americano 130 liraya, latte ise 165 liraya satılmakta. Her gün bir fincan kahve tüketen bir bireyin aylık harcaması 5 bin lirayı bulabiliyor.
FİYATI ARTIRSAK KİM ALIR
Kadıköy Moda’da bulunan butik kahveci Naboo Kafe’nin sahibi Kerem Şalvarlı, kahve borsasında fiyatların artmasının yanı sıra iç piyasada da maliyetlerin işletmeleri zorladığını ifade ediyor. Şalvarlı, “Elektriğe zam geliyor, kiralar yükseliyor. Çalışan maaşları derken işler zorlaşıyor. Biz en son zammı ocak ayında yaptık. Zamdan önce bir lattenin fiyatı 170 liraydı, şu an 185 lira. Fiyatları biraz daha yükseltsek kim içecek? Kâr etmiyoruz, insanlar iyi kahve içsin istiyoruz.” şeklinde konuştu.
Kahve fiyatları sadece kafelerde değil, evde tüketim için alınan paketli ürünlerde de artış gösterdi. Popüler markaların 250 gramlık filtre kahve paketleri 350 liraya kadar yükselirken, kapsül makinelerde kullanılan çeşitli kahvelerin tanesi 30 liradan başlamaktadır. Bu durum, dışarıda kahve içmekten vazgeçen tüketicilerin evdeki kahve keyfini de sekteye uğratıyor.
