TBMM Başkanvekili Bekir Bozdağ’ın yönetiminde gerçekleştirilen Türkiye Büyük Millet Meclisi Genel Kurulu toplantısında, Cumhurbaşkanlığı ile Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’nın 2026 yılı bütçeleri değerlendirildi. Görüşmeler sırasında, siyasi parti temsilcileri kürsüden çeşitli yorumlarda bulundu. DEM Parti Şanlıurfa Milletvekili Mithat Sancar, konuşmasında barışı savunduklarını belirterek, bu kavramın Türkiye’de sıklıkla “naiflik” ile eşleştirildiğini ifade etti. Sancar, çatışmasızlığın kalıcı hale gelmesi için bir “barış hukuku”na ihtiyaç duyulduğunu vurgulayarak, bu hukukun üç temel ayağını açıkladı.
Sancar, bu üç temel ayağı; çatışmasızlığı kalıcı hale getirecek yasal düzenlemeler, çatışmaya yol açan sorunların çözümüne yönelik adımlar ve demokratikleşmeyi hedefleyen bütüncül düzenlemeler olarak sıraladı. “Bu Meclis, barışın hukukunu kurarak yeni yüzyılı demokrasi, özgürlük ve eşitlik üzerine inşa etme imkanına sahiptir” dedi.
‘CHP YİNE AYNI CHP’
AKP Antalya Milletvekili İbrahim Ethem Taş, kürsüde savunma sanayisindeki gelişmeleri aktardıktan sonra muhalefeti eleştirdi. Taş, CHP Genel Başkanı Özgür Özel’in savunma sanayisi testlerine yönelik eleştirilerine atıfta bulunarak, “Tüm bu gelişmelere rağmen maalesef üzülerek ifade ediyorum ki CHP yine aynı CHP” şeklinde konuştu. Ardından Taş, Sinop’ta yapılan savunma sanayisi testlerine yönelik eleştiriler üzerinden CHP’yi hedef alarak şu ifadeleri kullandı:
“Biz kimlerin rahatsız olduğunu çok iyi biliyoruz. Kimler rahatsız biliyor musunuz? Mezar başında rakı içenler. Kimler rahatsız biliyor musunuz? Adayını açıklarken bile Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ı aklından çıkaramayanlar. Kimler rahatsız biliyor musunuz? Kameraları bantlayanlar, baklava kutularında avroları götürenler. Kazandıkları belediyeleri rant yuvasına çevirip konserlerle, festivallerle milletimizin parasını israf edenler rahatsız oluyor.” Bu ifadeler, CHP sıralarından sert tepkilerle karşılık buldu.
CHP’Lİ BAŞARIR’DAN SERT YANIT
AKP’li Taş’ın konuşmasının ardından söz alan CHP Grup Başkanvekili ve Mersin Milletvekili Ali Mahir Başarır, “mezarda rakı içenler” ifadesine şiddetle tepki gösterdi. Başarır, kürsüden şu şekilde konuştu:
“İbrahim Ethem Taş, birçok şey söyledin ama ‘mezarda rakı içenler’ dedin. Bu ülkede içen içer, içmeyen içmez.” Başarır, Türkiye Cumhuriyeti tarihinde bazı cumhurbaşkanlarının da alkol kullandığını belirterek, yaşam tarzı üzerinden siyaset yapılmasına karşı çıktı.
TANSİYON YÜKSELDİ
Başarır’ın açıklamaları, AKP sıralarında büyük bir tepkiyle karşılandı. AKP’li ve CHP’li milletvekilleri arasındaki atışmalar nedeniyle Genel Kurul’da kısa süreli bir sözlü tartışma yaşandı. Tansiyonun yükselmesi üzerine Başkanvekili Bekir Bozdağ, milletvekillerini sakin olmaya davet etti. Bu tartışma, bütçe görüşmelerinin en dikkat çekici anlarından biri olurken, oturum karşılıklı sataşmalarla devam etti.
‘SİSTEM DEĞİŞMEDEN KRİZ ÇÖZÜLEMEZ’
Genel Kurul’da kürsüye çıkan İYİ Parti İstanbul Milletvekili Cihan Paçacı, ekonomik kriz tartışmalarını demokrasi ve hukuk perspektifiyle ele alarak, “Hangi ekonomik tedbiri alırsanız alın, bir ülkede demokrasi ve hukuk yok sayılıyorsa ekonomik krizi yok etmeniz mümkün değildir. Sistem değişmeden kriz çözülemez” dedi. Mevcut yönetim modelinin “siyasal azınlığın çoğunluğa tahakküm ettiği bir yapı” oluşturduğunu savunan Paçacı, çözümün güçlendirilmiş ve iyileştirilmiş parlamenter sisteme dönüş olduğunu ifade etti.
‘HESAP VEREN YOK, DENETİM YOK’
Cumhurbaşkanlığı bütçesi hakkında eleştirilerde bulunan Paçacı, temel ilkenin “bütçeyi kullananın hesabını vermesi” olduğunu hatırlatarak, “Ama bu ülkede artık hesap veren yok. Tek adam rejiminde hesap sormak yasak, sorgulamak ise suçtur” dedi. Cumhurbaşkanlığı bütçesini “denetimsizliğin, şatafatın ve keyfiyetin bütçesi” olarak nitelendiren Paçacı, “Halk kemer sıkarken saray kemer gevşetmektedir” şeklinde konuştu.
‘CUMHURİYETİN KURUCU FELSEFESİNİN YOK EDİLMESİ DEMEK’
Paçacı, “Açılım” süreci üzerinden iktidara uyarılarda bulunarak, terör örgütü elebaşıyla kurulan her teması terörle mücadelede geri adım olarak değerlendirdi. “Terörist başını muhatap alan her girişim, Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin üniter yapısını masaya yatırmak demektir” diyen Paçacı, bu milletin, katillerle müzakere edilmesi için yetki vermediğini belirtti. Ayrıca, “Ama bugün görüyoruz ki cumhuriyetin temel değerleri ve devletin üniter yapısı sessiz pazarlıklara konu edilmektedir” ifadelerini kullandı. Paçacı, “İmralı süreci demek, milletin iradesinin yok sayılması demektir. İmralı süreci demek, Cumhuriyetin kurucu felsefesinin yok edilmesi demektir” diye uyarıda bulundu.
‘MASKELER DÜŞÜYOR, DEVLETİN YAPISI TEHLİKEDE’
Paçacı, yalnızca siyasi iktidara değil, sivil toplum kuruluşlarına ve siyaset kurumunun tamamına seslenerek, “Maskeler düşmektedir, perde aralanmaktadır. Devletin yapısı tehlikededir, milletin birliği bozulmak istenmektedir” dedi. Bu sürecin, Kürt kökenli yurttaşları terör örgütüyle özdeşleştiren kirli bir algıyı inşa ettiğini savunan Paçacı, “Türk ile Kürdü bilinçli bir şekilde karşı karşıya getirmek isteyen karanlık bir akıl devrededir. Bunun sonu, Allah korusun, bir iç çatışmadır” uyarısında bulundu. Ancak, “Bu Gazi Meclis ne devletini yıktırır ne de böldürür. Türkiye Cumhuriyeti demokratik, laik, sosyal bir hukuk devletidir. Ülkesi ve milletiyle bölünmez bir bütündür” diyerek sözlerini tamamladı.
AKP’Lİ BURSALI CHP’Lİ BELEDİYELERİ HEDEF ALDI
TBMM Genel Kurulu’nda İletişim Başkanlığı bütçesi görüşmeleri sırasında AKP ile CHP arasında sert tartışmalar yaşandı. Hakikati korumanın vatanı korumak olduğunu vurgulayan Bursalı, şu ifadelere yer verdi:
“Biz AKP olarak 23 yıldır sadece hizmet üretmedik. Milletimizin ruhuna, devletimizin hafızasına ve bu toprakların kaderine de mühür vurduk. Ama biz ülkemizi Atatürk’ün dediği gibi muasır medeniyetler seviyesine çıkarmak için çabalarken birileri hep engel olmaya kalktı. Kendi belediyelerinde dahi şeffaf olmayan, yolsuzluk dosyalarını kapatmak için kapı kapı dolaşıp el açan bir muhalefete evrilenlerin, ülkemiz üzerinde kirli emelleri olanların dümen suyuna giren muhalefetin, Türkiye’nin büyük yürüyüşünü ve iletişim stratej
