Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Özgür Özel, partisinin 39. Olağan Kurultayı’nın ardından Medyascope’a açıklamalarda bulundu. Mevcut durumu, 1970’lerde Bülent Ecevit liderliğinde yakalanan rüzgarla ve 12 Eylül sonrası partinin yeniden açılma sürecindeki heyecanla karşılaştıran Özel, kurultayda elde edilen ivmeyi bir “psikolojik kaldıraç” olarak değerlendirdi.
Yerel seçimlerdeki başarıyı genel seçimlere taşımaya kararlı olduklarını ifade eden Özel, “Ben partimi seçimden birinci parti çıkaramazsam istifa edeceğim demiştim. İlk girdiğimiz yerel seçimlerden bu sonuçla çıkardık. Şimdi genel seçim için de bunu tekrar ediyoruz. Söz verdim, ‘Bu muhalefetteki son kurultayımız’ dedim. Sözümü tutarsak tutarız, tutamazsak kimse kalmaz, kalmamalı. Bu kültür partiye yerleşmeli. Kaybeden lider devam etmiyorsa, sonunda bir kazanan bulunuyor. Bu durumu belki ileride tüzüğe de eklemeliyiz; ‘Parti bir seçim başarısızlığı yaşarsa doğrudan olağanüstü kongreye gidilir’ şeklinde bir düzenleme yapılmalı.” diye konuştu.
Kurultayda bin 333 delegenin oyuyla seçilmesinin kişisel başarıdan çok partinin birlik ve mücadele arzusunun bir yansıması olduğunu belirten Özel, Parti Meclisi (PM) listesinin stratejisini de detaylandırdı. Listeyi 60 kişiden 80 kişiye çıkararak hem tecrübeli kadroları koruduklarını hem de değişimi sağladıklarını ifade etti.
“‘TÜRKİYE İTTİFAKI’ SÖZÜNÜ PM’YE TAŞIMAYA ÇALIŞTIK”
Listede coğrafi dağılıma ve siyasi çeşitliliğe büyük önem verdiklerini belirten Özel, “Türkiye İttifakı” ruhunu PM’ye taşımaya çalıştıklarını dile getirdi. Özel, “Listemizde Kürt demokratlar, milliyetçi demokratlar, liberaller ve solun farklı renkleri var. Farklı siyasi geçmişlerden gelse de hepsi partinin programıyla uyum içinde.” ifadelerini kullandı. Ayrıca, Trakya bölgesi için Bihlun Tamaylıgil’in “Trakya Koordinatörü” olarak özel bir görev üstlendiğini açıkladı.
“DEM PARTİ SİYASETÇİLERİNİN ÜSTLERİNE ALINMASINA ÜZÜLDÜM”
“Stockholm Sendromu” benzetmesini DEM Parti için kullanmadığını belirten Özel, “Bunu DEM Parti siyasetçilerinin üstlerine alınmasına üzüldüm. Çünkü bu çok özenli bir metin. Bunu DEM Parti’nin siyasetçisine değil; CHP’yi bir kararından dolayı sürecin dışında tutan, Kürtlerle CHP’nin arasını açmaya çalışan, CHP’ye acımasız hakaretler yöneltenlere söylüyorum.” dedi.
GÖLGE KABİNE VE CUMHURBAŞKANLIĞI ADAY OFİSİ
Yeni dönemdeki kampanya stratejisinin merkezinde “Cumhurbaşkanlığı Aday Ofisi”nin olacağını açıklayan Özel, parti programını somut bir hükümet programına dönüştürme hedefi taşıdıklarını belirtti. Özel, “Partinin bir idari MYK’sı var; örgütlenme ve günlük siyasetle ilgileniyor. Ancak Cumhurbaşkanlığı Aday Ofisi işin tam göbeğinde. Burada gölge bakanlar ve altlarında politika kurulları olacak. Ben 15 günde bir idari MYK’ya, 15 günde bir de oraya başkanlık yapacağım. İşin başında ben duracağım. İsimler yavaş yavaş olgunlaşıyor; önce MYK’yı, ardından Aday Ofisi’ndeki görevlendirmeleri duyuracağız.” şeklinde konuştu.
“SEÇİM KAMPANYASININ 260. GÜNÜNDEYİZ”
Erken seçim tartışmalarına değinen Özel, fiili olarak seçim kampanyasını çoktan başlattıklarını ifade etti. Özel, “Biz bin günlük bir maratonun 260. günündeyiz. Geriye 740 gün kaldı. Durmadan çalışıyoruz. İki milyon üyemizi analiz ettik, sandık görevlilerimizi şimdiden atadık. Sahada, yüz yüze, her seçmen grubuna özel (işçi, öğrenci, ev hanımı) bir iletişim stratejisi izleyeceğiz.” dedi.
“SARAÇHANE’DE İNSANLARA BİR ŞEY OLSAYDI, SONUMUN HAPİSHANE OLACAĞINI BİLİYORDUM”
İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne (İBB) yönelik kayyım tartışmalarının yaşandığı 19 Mart sürecine değinen Özel, şunları kaydetti:
“19 Mart günü darbe yaptılar, Saraçhane’ye kayyum atayacaklardı. O gün yola çıktık, ‘Ne olacaksa bugün olacak’ dedik. İnsanları sokağa, Saraçhane’ye sahip çıkmaya davet ettik. ‘Sokağa mı çağırıyorsun?’ dediler. ‘Evet, sokağa çağırıyorum’ dedim. Böyle bir karar çok riskliydi. O gün orada insanlara bir şey olsaydı, benim de sonumun hapishane olacağını biliyordum. Ama o noktada bir karar vermek gerekiyordu; ya teslim olacaksınız, ya da mücadele edeceksiniz. İhsan Sabri Çağlayangil’in dediği gibi; ‘Kader bizi una değil, üne buladı.’” şeklinde konuştu.
“MUTLAKA YENİ SALDIRILAR YAPACAKLAR”
İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu ve parti yöneticilerine yönelik yargı süreçlerini “siyasi saldırı” olarak değerlendiren Özel, “Ben arkadaşlarımızın masum olduğuna inandığım için mücadele ediyorum. Ekrem Başkan’ın suçunun Erdoğan’ı yenmek olduğunu biliyorum. O yüzden de ‘Yeni saldırılar gelecek mi’ derseniz, evet, mutlaka yapacaklar. Bizim her birimize yapabilirler. Önemli olan onların kararlılığı kadar kararlı olmak. Ben, onların göze aldığı her şeyin fazlasını göze aldım.” ifadelerini kullandı.
“CHP, KARARSIZLAR DAĞITILDIKÇA YÜZDE 40 SINIRINA DOĞRU YAKLAŞIYOR”
Anket sonuçlarına ve seçmenin beklentisine değinen Özel, CHP’nin oy oranının yüzde 40 bandına yaklaştığını belirtti. Özel, “Şu anda geldiğimiz noktada CHP, kararsızlar dağıtıldıkça yüzde 40 sınırına doğru yaklaşıyor. Seçmen, mitinge, kavgaya ya da konuşmaya değil, sahiciliğe bakıyor. Seçmen, ‘Sahiden bunların canı yanıyor, iktidara gelirlerse hukuka dönülür.’ diyor. Biz, seçmenden oy isteyip makama mevkiye değil, onların sorunlarını çözeceğimizi anlatmaya çalışıyoruz. Gücümüz sahiciliğimizde.” diye konuştu.
“CHP’NİN KADROLARININ GÜCÜ SAHİCİLİĞİNDE”
Özel, açıklamasının sonunda CHP’nin kadrolarının gücünün sahiciliğinde yattığını vurguladı. “Ekrem Başkan’ın, Mansur Başkan’ın ve benim gücüm CHP’nin kadrolarının gücü sahiciliğinde. Önceden AK Parti iktidara geldiğinde, davalarını sahiplenen bir kadro vardı. Şimdi o kadroların tamamı Erdoğan ve Saray’




