Terör örgütü PKK, 11 Temmuz tarihinde Irak’ın Süleymaniye kentinde bazı üyeleriyle birlikte silah bırakma töreni gerçekleştirdi.
Bu törenin ardından örgüt, silahlarını ateşe vererek sembolik bir eylemde bulundu.
DEM Parti Sözcüsü Ayşegül Doğan, düzenlenen törenin detayları hakkında açıklamalarda bulundu. Silah bırakan örgüt üyelerinin siyasi faaliyetlerde bulunmak istediklerini dile getirdi.
İTTİFAK TARTIŞMASI
Ayşegül Doğan, konuşmasında şu ifadeleri kullandı:
“Elbette gözlerin DEM’e çevrilmiş olması önemli bir durum. Ancak tartışmaların içeriğine bakıldığında, durduğumuz yeri hatırlatma gereği duyuyoruz. Bu konuda rüştümüzü ispatlamak gibi bir zorunluluğumuz yok. Bizim durduğumuz yer net. Müzakere ve diyalog partisiyiz. Aykırı düşünenlere bile ulaşmamız gerektiğini savunan bir partiyiz.
Bu konuların tartışılması için gerekli ortamı oluşturmanın önemini en sık dile getiren siyasi partiyiz. İfade etmekle kalmıyor, risk almaktan da çekinmiyoruz. Oy ve seçmen kaygısıyla yaklaşmıyoruz. Türkiye’nin demokratikleşmesi, bizim için her şeyin üstünde bir öncelik taşıyor. Biz hayat siyaseti anlayışını benimsiyoruz.
Bir eşiğin merkezindeyiz ve bu eşik üzerinden birlikte hareket ederek ilerleyebiliriz. Geçtiğimiz zaman dilimini anlamadan değil, idrak ederek yol alabiliriz. Bu nedenle DEM Partili olma gereği yok. Herkesin bu sorumluluğu hissetmesi gerekiyor. Bu sadece DEM Parti’ye ait bir mesele değil; toplumun tamamı bu ciddiyetle yaklaşmalıdır. Böylelikle birlikte hafifleyebiliriz. Dünya çapında silahlarını ateşe verip imha eden başka bir silahlı mücadele yöntemi benimseyen örgüt yok.”
“SİYASET YAPMAK İSTİYORLAR AMA NASIL?”
DEM Partili Doğan, konuşmasını şu şekilde sürdürdü:
“KCK Yürütme Konseyi Eş Başkanı Bese Hozat’ın ilk ateşi yakmasının ardından, Barış ve Demokratik Toplum Grubu olarak o metni sonlandırdık. Şimdi ‘Siyaset yapmak istiyoruz’ diyorlar. Ancak nasıl? Yasal düzenlemeleri nasıl gerçekleştirecekler? Bu soruları gündeme getirmekten ve hazırlıklar yapmaktan çekinmemeliyiz. Kararlılığa ve cesarete ihtiyacımız var. Bu yükümlülükleri birlikte üstlenmeye herkesi davet ediyoruz.
“Demokratik siyaset Türkiye’de maalesef kuşatılmış durumda ve bu alanın genişlemesine dair somut adımların atılması önem taşıyor. Bu konu, o gün orada da dile getirildi. Daha önce 11 Temmuz’dan önce Sayın Öcalan’ın video mesajında ve 27 Şubat’taki çağrısında da vurgulandı. DEM Parti olarak Türkiye’nin bu ihtiyacını yıllardır ifade ediyoruz. Sorunların diyalog yoluyla, temas ederek çözülmesini savunuyoruz ve bunun için mücadele ediyoruz.”
İmralı heyetinin görüşme takvimi ise şu şekilde belirlendi:
16 Temmuz: Adalet Bakanı Yılmaz Tunç
16 Temmuz: Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu
16 Temmuz: MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli
17 Temmuz: CHP Genel Başkanı Özgür Özel
Ziyaretlerin ardından heyetin İmralı’ya gitmek için hazırlıkları yapacağı bildirildi.
