Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, 15 Temmuz 2016’daki darbe girişiminin 9. yıl dönümünde CNN Türk’te katıldığı canlı yayında, hükümetin “Terörsüz Türkiye” olarak adlandırdığı yeni çözüm süreci hakkında bilgi verdi.
Bakan Tunç, “Terörsüz Türkiye süreci bir pazarlık süreci değil. İmralı’dan yapılan çağrıda böyle bir pazarlığın olmadığı açıkça ortada” şeklinde konuştu. Ayrıca, “10. yargı paketi ile ilgili yapılan düzenlemelerin bu süreçle doğrudan ilişkili olduğunu söylemek doğru olmaz, ancak sürece katkı sağlayan düzenlemeler olabilir” dedi.
DEM Parti ile daha önce gerçekleştirdikleri görüşmelere de değinen Bakan Tunç, “İdari gözlem kurumlarının verdiği kararlarla ilgili bazı talepler dile getirildi. Cezalarını tamamlamış ancak terör suçundan dolayı gözlem kurulları tarafından salıverilmeyen kişiler mevcut. Ayrıca, bazı hükümlülerin akrabalarının bulunduğu yerlere nakledilmesi gibi talepler de var. Bu konuları kanunlar çerçevesinde ele alıyoruz” ifadelerini kullandı.
DEM Parti İmralı heyeti, Adalet Bakanı Yılmaz Tunç ile çarşamba günü saat 11.00’de bir araya gelecek.
Bakan Tunç, 15 Temmuz darbe girişimi ile ilgili yayında, DEM Parti ve PKK’nin silah bırakma süreçlerine de değindi.
“TERÖRSÜZ TÜRKİYE SÜRECİ BİR PAZARLIK SÜRECİ DEĞİL”
Bakan Tunç, “Devletimizin kurumları, özellikle bakanlıklarımız, MİT ve Cumhurbaşkanlığımızın liderliğinde güçlü bir koordinasyon içerisinde. Bu koordinasyon olmasaydı, bu aşamalara gelmek kolay olmazdı. Koalisyon dönemlerinde bu tür bir uyum sağlanamaz. Görüş birliğinin olduğu ve koordinasyonun tam sağlandığı zaman başarı elde edilebilir. Bu, Türkiye için bir fırsat. İstihbarat teşkilatımızın büyük çabaları var ve bu süreçte destek veren diğer kurumlar da bulunuyor. Yapılacak uygulamalar var, her kurumun üzerine düşen görevler mevcut. Ayrıca, Meclis’in yapacağı çalışmalar da önemli. Terörsüz Türkiye’de silah bırakma süreci, milletin temsilcileri tarafından değerlendirilecek ve buradan çıkacak düzenlemeler, görüşler ve kararlar yasalar çerçevesinde hayata geçirilecektir.” dedi.
Terörsüz Türkiye sürecinin bir pazarlık olmadığını vurgulayan Bakan Tunç, terör örgütünün kendini feshetmesi ve silahlarını bırakmasının önemine dikkat çekti. “İmralı’dan yapılan çağrıda da böyle bir pazarlığın olmadığı açıkça görülüyor. 2002 yılından bu yana, Türkiye’nin yüksek standartlı bir demokrasiye ulaşması için çalışmalar yürütüyoruz. Anayasamızda darbeci anlayışı ortadan kaldırmaya yönelik reformlar yaptık ve bu reform süreci kesintisiz devam edecek. Milletimizin refahı için gereken her şeyi yapmanın peşindeyiz.” şeklinde konuştu.
“10. YARGI PAKETİ İLE İLGİLİ SÜRECE KATKI VEREN DÜZENLEMELER OLABİLİR”
Bakan Tunç, “10. yargı paketi ile ilgili yapılan düzenlemelerin bu süreçle doğrudan bağlantılı olduğunu söylemek yanıltıcı olur. Ancak, bu pakette yer alan, cezasızlık algısını ortadan kaldırmayı hedefleyen ve denetimli serbestlik ile ilgili düzenlemeler önemli bir adım.” dedi.
“DEM PARTİ İLE YAPTIĞIMIZ GÖRÜŞMELERDE BİR PAZARLIK İÇERİSİNDE OLMADIK”
Bakan Tunç, “DEM Parti ile gerçekleştirdiğimiz görüşmelerde herhangi bir pazarlık içerisinde olmadık. Biz bütün partileri dinliyoruz ve DEM Parti ile de farklı zamanlarda görüşmelerimiz oldu. Özelikle idari uygulamalardan kaynaklanan bazı sorunlar iletiliyor.” ifadelerini kullandı.
Bakan Tunç, “İdari gözlem kurumlarının verdiği kararlarla ilgili bazı talepler mevcut. Cezalarını tamamlamış ancak terör suçundan dolayı gözlem kurulları tarafından salıverilmeyen kişiler bulunuyor. Ayrıca, bazı hükümlülerin akrabalarının bulunduğu yerlere nakledilmesi gibi talepler de var. Bu konuları, kanunlar çerçevesinde ele alıyoruz.” diyerek açıklamalarını tamamladı.