DİSK Emekli-Sen üyesi emekliler, İzmir’in Konak ilçesinde bulunan SGK İl Müdürlüğü önünde bir araya gelerek, TÜİK tarafından açıklanan enflasyon verileri ve emekli maaş artışları hakkında bir basın toplantısı düzenledi. DİSK Emekli-Sen İzmir Şubeleri adına açıklamayı yapan Mehmet Tuncer, şu ifadeleri kullandı:
“Bugün en düşük emekli maaşı, Hazine desteği ile birlikte 14 bin 469 lira seviyesindeyken, açlık ve yoksulluk sınırları hızla yükselmeye devam ediyor. Yapılacak zamların ardından bile emekli maaşları açlık sınırının binlerce lira altında kalacak. 16 milyondan fazla emekli ve hak sahibini açlıkla yüz yüze bırakanlar, utanmadan aynı cümleleri tekrarlayacaklar. ‘Kaynak yoktu, bu yüzden veremedik, enflasyona ezdirmedik’ gibi açıklamalar gerçeği yansıtmaktan uzaktır. Bunu anlamak için emekli olmaya gerek yoktur.
“İKTİDARIN TERCİHLERİ SINIFSALDIR”
Bu ülkede emekliler, enflasyon karşısında ezilmektedir. Mevcut kaynaklar emekliler için kullanılmamaktadır. Emekli sayısı artarken, ekonomi pastasından aldıkları pay giderek azalmaktadır. Başka bir deyişle, emeklilere ayrılan dilim her yıl daha da küçülmekte ve ‘bu küçük dilimi 16 milyon kişi paylaşsın’ denilmektedir. Oysa sayımız arttıkça, payımız da artmış olsaydı, bugün 30 bin lira altında emekli maaşı kalmayacaktı. İspanya Başbakanı’nın şu sözleri dikkat çekici: ‘Milli gelirimin yüzde 5’ini NATO’ya ayırırsam, emeklilere ve sosyal harcamalara bütçe ayıramam.’
Türkiye’de ise işçi, emekçi ve emekli olduğunda, bu yurttaşların yaşamı için bulunamayan kaynakların bir anda ortaya çıkması mümkün olmaktadır. NATO zirvesinin sonuç bildirgesine itiraz gelmemesi de bunu gösteriyor. Emeklilere kaynak yok diyen iktidar, NATO’ya ayırdığı bütçeyi iki katına çıkarmaktan çekinmiyor. Bir kez daha yüksek sesle ifade ediyoruz: İktidarın tercihleri sınıfsaldır. İktidar, emeklilere açlıkla işaret etmektedir.
“SINIRLI BİR YAŞAMI KABUL ETMEYECEĞİZ”
Bir kez daha haykırıyoruz: Kaynak saraylarda, makam araçlarında, sermayeye verilen teşviklerde ve faizlerde gizlidir; NATO’ya ayırdıklarınızdadır. Bizi yaşarken öldüren bu iktidara sesleniyoruz: Emekliler olarak tüm hak ve taleplerimizi daha güçlü bir şekilde savunacağız. Örgütlü mücadelemizi büyütecek ve sizin layık gördüğünüz sınırlı bir yaşamı kabul etmeyeceğiz.”
