1855 yılında Manisa’da doğan Musa Eskenazi, çocukluğu boyunca pek çok zorlukla karşılaştı. Maddi sıkıntılar içinde büyüyen Musa, difteri hastalığına yakalandığında ailesi büyük bir kaygı içerisine düştü. Ancak bu zor zamanlarda, Müslüman doktor Şinasi Bey’in Vakıf Hastanesi’nde uyguladığı tedavi sayesinde hayatta kalmayı başardı. Bu minnettarlık o kadar derin oldu ki ailesi, oğullarının ismini “Şinasi” olarak değiştirme kararı aldı.
Bir Hayalin Peşinde: Amerika Rüyası
Küçük yaşlarda mezarlık bekçiliği ve tütün fabrikasında işçilik yapan Şinasi, okuma yazma bilmemesi nedeniyle bu işlerde uzun süre kalamadı. Amerika’ya gitme arzusu ise her geçen gün daha da büyüyordu. 15 yaşına geldiğinde, kardeşi Salamon ile birlikte gizlice İzmir’den bir gemiye bindiler. Ancak bu gemi, Amerika yerine Mısır’a gitmekteydi.
Mısır’da uzun yıllar çalışan Şinasi, burada bir Yunan tüccarın yanında tütün sektöründe kendini geliştirdi. Kardeşiyle birlikte icat ettikleri sigara sarma makinesi sayesinde özel bir sigara üretimi yapmaya başladılar. Bu yenilik, onları başarıya bir adım daha yaklaştırdı.
Amerika’da Büyük Başarı
Efsane İşler adlı YouTube kanalında yer alan bir derlemeye göre, 30 yaşına geldiğinde patronunun kendisine verdiği 25 bin dolarlık borçla Amerika’ya gitti. 1893 yılında sigara sarma makinesini Chicago’daki Kolomb Dünya Fuarı’nda tanıttı ve büyük ilgi gördü. İcadının patentini aldı ve ismini “Moris Şinasi” olarak değiştirdi.
Broadway’de kardeşiyle birlikte “Shinasi Brothers Company” adını verdikleri bir fabrika kurdular. Manisa’dan işçi getirdiler ve Türk tütünü ile ürettikleri sigaralar Amerika’da büyük talep gördü. Fabrika büyüyerek 600’den fazla işçi çalıştıran dev bir tesis haline geldi.
Zirveden Vefaya: Manisa’ya Bir Miras
1916 yılında şirketini 3,5 milyon dolara American Tobacco Company’ye sattılar. Moris Şinasi, elde ettiği bu servetle çeşitli yatırımlar yapmayı düşündü; fakat kalbi hep Manisa’da kaldı. Manisa’ya olan bağlılığıyla birlikte 1 milyon dolarlık bir fon ayırarak doğduğu topraklarda bir çocuk hastanesi yapılmasını istedi.
Vasiyetini yerine getirmek isteyen eşi Laurette, Türkiye’ye gelerek dönemin Sağlık Bakanı Dr. Refik Saydam ile görüştü. Manisa’ya giderek hastanenin temelini attı. 15 Ağustos 1933’te açılan 40 yataklı çocuk hastanesi, uzun yıllar boyunca binlerce çocuğun sağlığına kavuşmasına katkı sağladı.
Bir Hayatın Anlamı: Vefa ve Umut
Moris Şinasi’nin külleri, vasiyeti gereği doğduğu Manisa’daki hastanenin duvarına serpiştirildi. O duvarın üzerinde bir cümle yazılıydı:
“Moris Şinasi’nin doğduğu şehre hediyesidir.”
Günümüzde Manisa’daki çocuk hastanesi onun adını taşımaya devam etmekte ve onun gibi binlerce çocuğun hayallerine kavuşmasına olanak sağlamaktadır. Moris Şinasi, bir doktorun dokunuşuyla hayata tutundu ve ardından binlerce hayata umut olmak için yaşamını sürdürdü.