AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Erdoğan, partisinin TBMM Grup Toplantısı’nda önemli açıklamalarda bulundu.
Erdoğan’ın konuşmasında dikkat çeken ifadeler şunlardı:
“Burada, samimi bir üzüntümü paylaşmak istiyorum. 86 milyon insanın siyasi farklılıklarını ve anlaşmazlıklarını bir kenara bırakıp, bayram günlerinde muhabbetle kucaklaştığı ve helalleştiği bir ortamda, Türkiye’nin ana muhalefet partisinin kendisini milletten ayrıştırmasının, bu mübarek günlerin ruhuna uygun olmadığını düşünüyorum.”
İstanbul’da bir avuç “harami” tarafından yönetilen ana muhalefetin durumu, Erdoğan’a göre Türkiye’nin demokrasisine ve siyaset anlayışına yakışmamaktadır. “Eğer bir düşman hukukundan bahsedilecekse, asıl bu durum düşman hukuku sayılmalıdır. Bayramlarda dahi gerilimi artırmanın, kavgayı körüklemenin yanlış olduğunu düşünüyoruz. Şunu iyi anlamak gerekiyor; toplumdan ayrışarak siyaset yapılmaz. Bu tarz bir siyasetten ülkeye ve millete hiçbir yarar gelmez,” dedi.
“SİYASİ RAKİBİMİZ DE OLSA BU TABLOYU DOĞRU BULMUYORUZ”
Ana muhalefet partisi yönetiminin, uyarıları dikkate almayarak daha da dibe battığını ifade eden Erdoğan, “Arpalığa dönüştürdükleri belediyelerin kaynaklarıyla beslenenler, ana muhalefeti yolsuzluklarına kalkan yaparak Türk siyasetini zehirliyor. Türkiye’nin kronik muhalefet açığı giderek derinleşiyor. Siyasi rakibimiz de olsa, bu durumu kabul edemiyoruz. Sayın Özel ve CHP yönetiminin, yanlışta ısrar etmekten vazgeçip etkin pişmanlıktan yararlanmaları gerektiğine inanıyoruz,” dedi.
Erdoğan, bu durumun yalnızca CHP için değil, Türk demokrasisi için de bir ihtiyaç olduğunu belirtti. “Türkiye gibi büyük bir ülkenin ana muhalefet partisinin aylardır kim kimin yüzüne tükürecek tartışmalarıyla meşgul olmasını ülkemiz adına utanç verici buluyoruz,” şeklinde konuştu.
Karşıdaki manzarayı eleştiren Erdoğan, “Biri diğerine ‘Çaldın’ derken, diğeri ‘Sen daha büyük çaldın’ diyor. Yabancı istihbarat örgütlerinin oyuncağı haline gelmiş tetikçiler kasetleri gizli olarak dağıtıyor. Şaibe iddialarına her gün yenileri ekleniyor. Daha iki yıl önce yere göğe sığdıramadıkları cumhurbaşkanı adaylarına en ağır hakaretler ve tehditler savruluyor. Ya gerçekten böyle bir siyasi parti olabilir mi? Türkiye’nin ana muhalefet partisini mi izliyoruz yoksa entrikalarla dolu bir pembe dizi mi? Acınası bir durumdalar ki, şecaat arz ederken kendi suçlarını itiraf etmeye başladılar,” ifadelerini kullandı.
AYRINTILAR GELİYOR…