Seçilmiş İBB Başkanı ve CHP’nin tutuklu Cumhurbaşkanı adayı Ekrem İmamoğlu’nun avukatı Mehmet Pehlivan, İmamoğlu’nun tutukluluğuna yönelik Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne (AİHM) yapılan başvuru hakkında bilgi verdi.
Pehlivan, AİHM’nin İmamoğlu’nun “haksız tutukluluğu” ile ilgili başvuruyu öncelikli olarak inceleme kararı verdiğini açıkladı. Bu durumun, Türkiye’den yapılan başvurular arasında nadir görüldüğünü belirtti.
PEKİ, BUNDAN SONRAKİ SÜREÇ NASIL İŞLEYECEK?
AİHM, tutukluluğun suç şüphesi bulunmadığı gerekçesiyle hukuka aykırı olduğuna karar verirse, İmamoğlu’nun tahliyesi zorunlu hale gelecek. Cumhuriyet’in görüştüğü hukukçular, Türkiye’den gelen başvuruları inceleyen İkinci Daire’nin, davanın önemine binaen dosyayı Büyük Daire’ye ileteceğini öngörüyor.
ÖNCELİK VERİLMESİ NE ANLAMA GELİYOR?
Mahkeme, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin uygulanması açısından kritik olan başvurulara öncelik tanıyor. En son 2017 yılında, aralarında gazetecilerin de bulunduğu sekiz başvuru hakkında benzer bir öncelik kararı verilmişti. Hukukçular, bu kararın sekiz yıl aradan sonra verilmiş olmasının önemine dikkat çekiyor.
BUNDAN SONRA AİHM’DE İMAMOĞLU BAŞVURUSUNU HANGİ AŞAMALAR BEKLİYOR?
İmamoğlu’nun tutukluluğu ile ilgili hak ihlali iddiaları, Türkiye’ye iletilecek. Mahkeme, Türkiye’nin yanıt vermesi için belirli süreler tanıyacak. Türkiye, bu sorulara yanıt vermek için 12 haftalık bir süreye sahip olacak. Başvuruya ilişkin soruların Türkiye’ye iletilmesinin ardından, davaya taraf olmak isteyen üçüncü kişiler de başvuruda bulunabilecek.
Türkiye’nin yanıtları İmamoğlu’nun avukatlarına ulaştıktan sonra, İmamoğlu sekiz hafta içinde karşı cevaplarını AİHM’e iletecek ve ardından karar beklenmeye başlanacak. Mahkemenin bu süreleri kısaltma yetkisi de bulunuyor.
BAŞVURUNUN KARARA BAĞLANMASINA İLİŞKİN SÜREÇTE İKİ İHTİMAL VAR
AİHM’in Türkiye’deki davalara bakan İkinci Dairesi tarafından incelenecek başvurunun karara bağlanmasında iki olasılık mevcut. Birinci olasılıkta, İkinci Daire başvuruyu doğrudan karara bağlayabilir. Bu durumda, tarafların üç ay içerisinde itiraz etme hakkı bulunuyor.
İtirazın Büyük Daire tarafından ele alınıp alınmayacağına, beş kişilik bir panel karar verecek. İtiraz kabul edilirse, İmamoğlu hakkında verilecek karar kesinleşmeden Büyük Daire’ye taşınacak. Büyük Daire’nin kararı bu durumda kesin olacak. Eğer Daire, İmamoğlu’nun tutukluluğunun hak ihlali yarattığına karar verirse, karar kesinleştiğinde İmamoğlu’nun tahliye edilmesi gerekecek.
İkinci olasılıkta ise, İkinci Daire başvurunun önemine binaen dosyayı Büyük Daire’ye devretme kararı alabilir. Bu durumda, başvuru kesin olarak Büyük Daire tarafından karara bağlanacak.
DOSYANIN BÜYÜK DAİRE’YE GÖNDERİLMESİ HALİNDE DURUŞMA AÇILABİLİR
Büyük Daire tarafından dosyanın incelenmesi durumunda, 17 yargıcın katılımıyla bir duruşma yapılması gerekecek. Duruşmada, hükümet ve İmamoğlu’nun temsilcilerinin yanı sıra, uluslararası kurum ve kuruluşlardan üçüncü taraf katılımcılar da yer alabilecek.
AİHM, İMAMOĞLU HAKKINDA YETERLİ SUÇ ŞÜPHESİ OLUP OLMADIĞINA KARAR VERECEK
Mahkeme, bu aşamada İmamoğlu hakkındaki iddiaları değerlendirmeyecek, yalnızca yargılama sürecinde tutuklu kalmasının Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’ne uygun olup olmadığına karar verecek.
Sözleşmenin beşinci maddesinde düzenlenen ‘kişi özgürlüğü ve güvenliği hakkı’ kapsamında, tutuklama için somut bir suç şüphesi bulunması gerekmektedir. Bu bağlamda AİHM, İmamoğlu’nun tutuklanması için yeterli bir gerekçe olup olmadığına karar verecektir.




