Ersoy, avukatı aracılığıyla yaptığı açıklamada, bazı ifadelerinin yanlış anlaşıldığını dile getirdi:
“Salı akşamı gözaltına alındım. Geceyi nezarette, uykusuz ve stresli bir şekilde geçirdim. Sağlık kontrolü, adli tıp muayenesi, savcılık sorgusu ve mahkeme süreçleri, hem fiziksel hem de ruhsal olarak oldukça yıpratıcıydı.
Elips Haber’de yer alan bilgilere göre, avukatım bugün tutuklanma sürecime dair bazı sosyal medya yorumlarını benimle paylaştı. Bu yorumlar arasında, meslek büyüğümüz Şamil Tayyar Ağabey’in “siyasi operasyon” ifadem ile ilgili eleştirileri de bulunuyordu.
Bu durum, ifademe tekrar göz atma fırsatı sundu. Şamil Ağabey’in eleştirisine konu olan “siyasi operasyondur” şeklindeki sözlerimin, maksadımı aştığını ve hem hükümete hem de adli makamlara yönelik yanlış algılar oluşturduğunu fark ettim.
Bu nedenle, bu ifadenin yaratmış olduğu algı açısından talihsiz olduğunu ve amacımı yansıtmadığını özellikle vurgulamak isterim.
Şöyle ki; TMSF yönetimindeki medya grubundan alınmam için siyasi iradenin özel bir operasyon yapmasına gerek bulunmamaktadır. Bu konuda herhangi bir irade beyanı yeterlidir. Ayrıca, adli makamlar, kendilerine ulaşan ihbarları ve şikayetleri değerlendirmekle yükümlüdür ki bu da onların görev tanımının bir parçasıdır.
Benim bir operasyona maruz kaldığımı ifade ederken, kastettiğim şey, adli makamlara ihbarda bulunan veya kimliklerini gizleyerek şikayetçi olan bazı kişilerin, şahsıma karşı asılsız ve organize bir şekilde adli makamları yanıltmayı hedefleyen bir çaba içinde olduklarıdır.
Söz konusu ifadeyle hedef aldığım merci, adli makamlar değil; süreci bilerek veya bilmeyerek manipüle etmeye çalışan kişi ve çevrelerdir. Rekabetin yoğun olduğu bir mesleği icra ediyorum.
Önceden magazin siteleri ve sosyal medya hesaplarında yer alan haberlerin arka planına dair bazı duyumlarım var. Hırsları aklının çok ötesinde olan, düşmanlık besledikten sonra “Akif’i patlatacağım” diyerek etrafta dolaşan ya da belirli talepleri karşılanmadığı için husumet güden kişiler hakkında bilgi sahibiyim.
Bu tür söylemler ve kişisel düşmanlıklar, hakkımdaki sürecin manipüle edilmeye çalışıldığına dair inancımı pekiştirmiştir. Her halükarda, karşılaştığım suçlamalar, özel hayatıma dair hukuki bir zeminde suç teşkil etmeyen iddiaların çok ötesinde; onur kırıcı ve kişiliğime ağır saldırı niteliğinde suçlamalardır.
Bu iddiaların, hem hayatımı hem de mesleki itibarımı hedef alarak ağır bir karalama niteliği taşıdığı açıktır. Ancak, bu suçlamalara tepkimi ifade ederken, yaşadığım şok, yorgunluk ve yoğun stres nedeniyle yanlış anlaşılmaya açık ifadeler kullanmış olabilirim.
Elips Haber’de yer alan bilgilere göre, bu açıklamayı hem gerçeği netleştirmek hem de oluşan muhtemel yanlış anlaşılmaları gidermek amacıyla yapıyorum.
Amacım, sürecin doğru bir biçimde anlaşılmasını sağlamak ve hiçbir makama yönelik haksız bir imada bulunmadığımı tekrar ifade etmektir. Kamuoyunun sağduyusuna güveniyor, sürecin adil ve şeffaf bir şekilde sonuçlanacağına inanıyorum.”




