CHP Anayasanın ilk dört maddesi gibidir.
30 Haziran’da gözler Kemal Kılıçdaroğlu’nun üzerinde olacak. Merak konusu, ‘Kılıçdaroğlu ne yapacak?’ şeklinde yoğunlaşmış durumda.
Kılıçdaroğlu ile Ankara’daki çalışma bürosunda gerçekleştirdiğimiz uzun bir sohbet sırasında, geçmişteki birçok ‘bire bir’ görüşmeyi hatırladım. Seçim kampanyası döneminde, Adalet yürüyüşü sırasında ve 2013’teki Washington ziyareti esnasında, kendisiyle birçok kez derinlemesine konuşma fırsatım oldu. Sorularımı özgürce sorduğumda, samimi ve mütevazı bir tavırla her birine içtenlikle yanıt verdi.
Ankara’daki çalışma bürosunda gerçekleştirdiğimiz bu sohbetin merkezine, 30 Haziran’da görülecek ‘CHP’nin 38’inci kurultayı iptal davası’ yerleşti. Kılıçdaroğlu, bu davanın mahkeme koridorlarında tartışılmaması gerektiğini vurguladı.
Duruşma günü yaklaşırken, Kılıçdaroğlu’nun tavrı ve hareket tarzı hakkında birçok spekülasyon yapıldı. ‘Kılıçdaroğlu, sessiz mi kalacak yoksa gidip ifade mi verecekti?’ soruları gündemdeydi. Bu noktada, dava ile ilgili birçok iddia dolaşıyor ve özellikle yandaş basın, her zamanki gibi ‘Trollar’ üretme yarışına girmişti. Bu durum, CHP’yi yıpratmaya yönelik bir çaba olarak değerlendiriliyordu.
Sohbetin başında kamuoyunun en çok merak ettiği soruyu Kılıçdaroğlu’na yönelttim: ‘Duruşmaya katılıp ifade verecek misiniz?’ Cevabı oldukça netti: ‘Cumhuriyet Halk Partisi’nin mahkeme salonunda, adliye koridorlarında tartışılması yanlış. Ben tartışmam.’ Bu ifadelerinden, 30 Haziran’da duruşmaya katılmayacağını anladım.
Sonrasında olasılıklar hakkında ne düşündüğünü sorduğumda, ‘Olasılıklar üzerine yorum yapmanın doğru olmayacağını’ belirtti. Dikkatli bir şekilde kelimelerini seçti. Her ihtimali değerlendirip üzerinde çalıştığı anlaşılıyordu, ancak tartışmaya yol açmamak için sessiz kalmayı tercih etti. Sosyal medya hesabından daha önce paylaştığı ‘Sessizliğimiz Suskunluk Değil, Sorumluluktur’ hatırlatması da bu durumu destekliyordu.
Kılıçdaroğlu, sık sık ‘CHP Anayasanın ilk dört maddesi gibidir’ ifadesini tekrar ediyor. Son günlerde CHP Genel Başkanı Özgür Özel ile bir görüşüp görüşmediğini sorduğumda, ‘En son Manisa Belediye Başkanı Ferdi Zeyrek’in cenaze töreninde bir araya geldik’ dedi. Geçtiğimiz yıl Eylül ayında ise Ankara Belediye Başkanı Mansur Yavaş’ın ev sahipliğinde bir akşam yemeğinde buluştuklarını belirtti.
30 Haziran’da gözler Kılıçdaroğlu’nun üzerinde olacak. Bu süreçte, ‘Kılıçdaroğlu ne yapacak?’ sorusunun cevabını aramak, herkesin gündeminde öncelikli bir yer tutuyor.