Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, icra dairelerindeki dosya sayısının ulaştığı düzeyin ekonominin gerçek durumunu yansıttığını ifade etti. Gürer, yaptığı videolu açıklamada derdest durumdaki dosya sayısının 24 milyon 769 bin 227’ye yükseldiğini, bir yıl önce bu rakamın 22 milyon 912 bin olduğunu belirtti.
Gürer, “İcra dosyaları her geçen gün artıyor. Bu, ailelerin ve vatandaşların yaşam mücadelesinin ne kadar zorlaştığını gösteriyor” dedi. Aynı dönemde icra dairelerine gelen yeni dosya sayısının da bir yılda 8 milyon 529 binden 9 milyon 698 bine çıktığını vurgulayan Gürer, toplumun borç yükünün artık dayanılmaz hale geldiğini söyledi.
“DUMANLI, BEYAZ, ARAP, DEVE TÜYLÜ GÜVERCİNLER… HEPSİ TEK TEK DEĞER BİÇİLİP SATIŞ LİSTESİNE KONULDU”
Gürer, Yozgat’ın Yerköy ilçesinde bir vatandaşın güvercinlerine bir banka tarafından borç nedeniyle haciz uygulandığını dile getirerek, bunun “ekonomik çöküşün sembolü” olduğunu belirtti.
Gürer, “Vatandaşın evinde haczedilecek bir şey bulamayınca güvercinlerine haciz uygulandı. Dumanlı, beyaz, Arap, deve tüylü güvercinler… Hepsi teker teker değer biçilip satış listesine konuldu. Resmi kayıtlarla sabit. Haciz artık güvercine kadar indi” diye konuştu. Dumanlı güvercinlere 2 bin 700 lira, deve tüylü güvercinlere ise 6 bin liraya kadar değer biçildiğini söyleyen Gürer, “Ekonominin vatandaşı nasıl tükettiğinin en somut göstergesi bu” diye ekledi.
“BORÇ YÜKÜ ALTINDA EZİLEN VATANDAŞ AYAKTA DURAMIYOR”
Gürer, vatandaşların bankalara olan borçlarının da giderek arttığını belirtti. Kredi ve kredi kartı borçlarının toplamının 5 trilyon 332 milyar lirayı geçtiğini, zamanında ödenmediği için takibe alınan borcun ise 224 milyar liraya ulaştığını ifade etti.
TOKİ’ye olan borcun 80 milyar, varlık yönetim şirketlerine olan borcun 79 milyar, vatandaşın toplam borcunun ise 5 trilyon 715 milyar lirayı bulduğunu belirten Gürer, bu yük altında vatandaşın ayakta kalmasının imkansız hale geldiğini vurguladı.
Gürer, iktidarın “ekonomi iyi gidiyor” söyleminin halkın gerçek yaşamıyla örtüşmediğini, çiftçilerin üretim araçlarına yönelik hacizlerin üretimi sona erdirme noktasına getirdiğini dile getirdi.
Bu alanda sundukları kanun teklifini hatırlatan Gürer, “İnek, koyun, tarla, traktör, arazi gibi üretimin devamı için gerekli unsurlara haciz uygulanmaması gerektiğini defalarca söyledik. Çiftçi ancak üretim yaparak borcunu ödeyebilir. Hayvanını, traktörünü, tarlasını elinden aldığınızda nasıl ayakta kalacak?” ifadelerini kullandı.
Girdi maliyetlerinin artış gösterdiğini, pazarlama ve depolama sorunlarının çoğaldığını belirten Gürer, çiftçinin aldığı tohumun fiyatının sattığı üründen üç kat daha pahalı hale geldiğini aktardı.
Gürer, “Sıkı para politikasının geldiği nokta, evdeki güvercine haciz uygulayacak kadar gözü kararmış bir anlayıştır. Vatandaşın elinde ne varsa almanın peşindeler” şeklinde konuştu.
