Anayasa Mahkemesi (AYM) tarafından verilen karar, Resmi Gazete’nin bugünkü sayısında yayımlandı. Kararda, banka hesapları aracılığıyla gerçekleştirilen altın satış işlemlerine ilişkin alınan Banka ve Sigorta Muameleleri Vergisi’nin (BSMV) Danıştay tarafından iptal edildiği ifade edildi. Gelir İdaresi Başkanlığı’nın BSMV alınmaması gerektiği bilgisini Bankalar Birliği’ne ilettiği belirtilirken, bankaların bir süre daha BSMV kesintisi yapmaya devam ettiği kaydedildi.
Başvurucuların avukatının, akrabalarının banka hesapları üzerinden çok düşük tutarlarda işlemler gerçekleştirdiği ve ardından 50 kuruş ile 4 lira arasındaki BSMV’nin iadeleri için ayrı ayrı 1.600’ün üzerinde dava açtığı anlatıldı. Bu davaların bir kısmında vekâlet ücretlerine hükmedilirken, bazı davalarda ise vekâlet ücretine hükmedilmediği bilgisi paylaşıldı.
Kararda, “Başvurucular lehine vekâlet ücretine hükmedilmeyen bu kararların gerekçelerinde, başvurucular vekilinin kendisi ve eşinin akrabaları adına binden fazla dava açtığı, başvurucuların banka hesapları üzerinden her gün yaklaşık 0,40 gram altın alımı yaparak ayrı ayrı dava açtığı, dava konusu işlemlerin başvurucular vekili tarafından vekâlet ücreti kazanmak amacıyla gerçekleştirildiğinin anlaşıldığı hususlarına yer verilmiştir” denildi.
“Mahkemelerin suni uyuşmazlıklarla kişisel zenginleşme aracı olarak kullanılmasına izin verilmemeli”
AYM’ye yapılan bireysel başvurularda, banka hesapları üzerinden altın alım işlemlerine ilişkin BSMV kesilmesi nedeniyle “mülkiyet hakkı ve adil yargılanma hakkının” ihlal edildiği öne sürüldü. Kararda, bu davranışların bireysel başvuru usulünün amacına açıkça aykırı olduğu ve başvuru hakkının kötüye kullanılması olarak değerlendirilebileceği ifade edildi.
Anayasa Mahkemesi, her başvuruda somut olayın özelliklerini dikkate alarak kötüye kullanmanın varlığını değerlendirebilecektir. Hukuk sistemindeki boşluklardan yararlanarak haksız ve aşırı şekilde vekâlet ücreti almak amacıyla gerçek bir temeli olmayan çok sayıda dava açılması ve bu davaların bireysel başvuruya konu edilmesinin kötüye kullanma teşkil edebileceği vurgulandı.
Bu çerçevede, mahkemelerin suni uyuşmazlıklar oluşturarak kişisel zenginleşme aracı olarak kullanılmasına izin verilmemesi gerektiği belirtildi.
Somut olayda başvurucuların vekili, açtığı davaların kabulü yönünde verilen ve lehine maktu vekâlet ücretine hükmedilen davalar dışındaki davaları bireysel başvuruya da konu etmiştir. Bu şekilde toplam 29 bireysel başvuru dosyası açılmıştır.
“Bireysel başvuru hakkının açıkça kötüye kullanıldığı belirtilmiştir”
Başvurucular ve vekilleri tarafından gerçekleştirilen altın alım işlemleri üzerine kesilen BSMV’lerin iptali ve iadesi talebiyle açılan davaların gerçek bir uyuşmazlığa dayanmadığı, hükmedilmesi olası çok sayıda vekâlet ücretine odaklanılarak suni olarak oluşturulduğu gözlemlenmiştir. Bu durum, başvurucuların vekilinin vergi mahkemelerinde yüzlerce dava açarak mahkemelerin iş yükünü artırmasına ve yargılama sürelerinin uzamasına neden olduğu sonucunu doğurmuştur.
Aynı şekilde, başvurucuların vekilinin bu davaların bir kısmını bireysel başvuruya konu ederek Anayasa Mahkemesi nezdinde benzer bir tutumu sürdürdüğü tespit edilmiştir. Somut olayın koşulları değerlendirildiğinde, dava ve bireysel başvuru hakkının açıkça kötüye kullanıldığı sonucuna varılmıştır.
Anayasa Mahkemesi, bu gerekçelerle başvurunun 366 davaya ilişkin kısmının başvuru hakkının kötüye kullanılması nedeniyle reddine karar vermiştir.
AYM, başvurucuları ayrıca 2.000’er lira disiplin para cezasına çarptırmıştır.




