Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Başkanı Devlet Bahçeli, PKK’nın feshettiğini açıklamasının ardından ilk değerlendirmelerini yaptı.
Bahçeli, PKK lideri Abdullah Öcalan, İmralı Heyeti, DEM Parti Eş Genel Başkanları ve milletvekillerine teşekkürlerini iletti.
“ŞÜKRANLARIMI SUNUYORUM”
Bahçeli, açıklamasında şu ifadeleri kullandı: “PKK’nın kurucu önderi Abdullah Öcalan’a, İmralı-DEM Parti-Kandil arasında görüşme trafiğini yürüten heyetlere, DEM Parti’nin eş genel başkanlarına, yönetici ve milletvekillerine, Türk ve Kürt kardeşliğine sahip çıkan tüm vatan evlatlarına, ayrıca Türk Silahlı Kuvvetleri’nin komuta kademesine ve hiyerarşik zincir içindeki tüm kahramanlarımıza teşekkür ediyor, şükranlarımı sunuyorum.”
Bahçeli, sürece dair, “Türk vatanının her köşesine emek, sabır ve fedakârlıkla ekilen barış tohumları umutla sulanmış, nihayet tomurcuklanmış ve çiçek açmıştır” dedi.
ÖCALAN İÇİN “KURUCU ÖNDER” VURGUSU
Bahçeli, daha önce yaptığı bir açıklamada Abdullah Öcalan için “kurucu önder” tabirini kullanmıştı. Mart ayında “PKK’yı kuran ve yöneten teröristbaşı Abdullah Öcalan, aynı zamanda örgütün kurucu önderidir. Kim ne derse desin, bu aleni ve aşikâr bir gerçektir” demişti.
Bahçeli’nin detaylı açıklaması ise şöyle:
“Türkiye Cumhuriyeti Devleti, açıkça, ortak aklı devreye sokarak milli birlik ve dayanışma ruhuyla, adalet temeli ve asırlara dayanan ahlaki değerlerin tasarrufu ile tarihi bir eşiktedir.
Türk vatanının her bölgesine emek, sabır ve fedakârlıkla ekilen barış tohumları umutla sulanmış, nihayet tomurcuklanmış ve çiçek açmıştır.
Çekilen çileler, katlanılan zorluklar, karşılaşılan sıkıntılar, ödenen bedeller ve dökülen şehit kanları milli yüreklere ateş gibi düşse de, milli birlik ve kardeşliğimizi zedeleyecek siyasi ve sosyolojik bir kırılma yaşanmamıştır.
Türk’ün Kürt’e, Kürt’ün Türk’e hürmet ve sevgisi, aziz Türk milleti varlığında tecelli etmiş, hiçbir kopma ya da zayıflama emaresine rastlanmamıştır.
Dünya genelinde yaşanan savaş ve çatışmaların karanlık gölgesi insanlığı ve coğrafyaları tehdit ederken, Türkiye Yüzyılı’nın barış ve huzur dönemi, tarihi bir atılımın simgesi olmuştur.
27 Kasım 1978’de Diyarbakır’ın Lice ilçesinde kurulan ve 15 Ağustos 1984’te ilk silahlı eylemini gerçekleştiren PKK, 12. Kongresi’ni 5-7 Mayıs 2025 tarihlerinde yaparak, 27 Şubat İmralı çağrısına uygun kararlar almıştır.
Bu bağlamda, PKK bugün sabah saatlerinde silah bırakma kararı aldığını ve örgütsel varlığını feshettiğini duyurmuştur.
“PKK MUSİBETİ SON BULACAK”
Böylelikle PKK musibeti sona erecek ve 47 yıldır süren ihanet sayfası, umarım bir daha açılmamak üzere kapanacaktır.
Bu tarihi gelişmenin önemli sonuçları olacak, siyaset ve demokrasinin güçlenmesiyle silahlı çatışma dönemi acı hatıraları geride kalacaktır.
Milliyetçi Hareket Partisi, 22 Ekim 2024 tarihinden itibaren terörsüz Türkiye hedefini kararlılıkla savunmuş, istismar ortamına düşmemiştir.
Partimiz ve Cumhur İttifakı, geri adım atmamış, İmralı ile DEM Parti arasındaki risk ve tehditleri dikkatle değerlendirmiştir.
El birliği, güç birliği ve inanç birliği ile terör ve bölücülük yüküne müdahale edilmiş ve bu süreçte olumlu sonuçlar alınmıştır.
Şahsen, milletime ve ülkem için önemli anları yaşamanın gururunu taşıyorum ve bundan sonra daha temkinli ve sağduyulu adımlar atılması gerektiğini değerlendiriyorum.
Silahların bırakılması sürecinin zaman, mekan ve şartları dikkatlice analiz edilmeli ve teknik gözetim sağlanmalıdır.
Feshedilen PKK’dan PYD/YPG’ye geçişlerin nasıl kontrol edileceği, silah bırakan militanların tasnifi gibi konular da önemlidir.
“YASAL ADIMLAR ELE ALINMALI”
Siyasi ve hukuki reformlarla demokrasi ve sivil siyasetin güçlendirilmesi, kardeşlik iradesinin pekiştirilmesi için stratejik ve yasal adımlar belirlenmelidir.
Barış ortamının kalıcı ve gerçekçi olması esastır.
Önyargılar nedeniyle yaşanan sorunlar, ideolojik ve ilkesiz gerginlikler sona erdirilmelidir.
Türkiye Cumhuriyeti, hiçbir zaman inkâr, imha veya asimilasyon politikaları izlememiştir.
Türk milleti, tarih boyunca hiçbir mensubu yabancı olarak görülmemiştir.
Bu vatan, hepimizin ortak değeridir.
Türk ile Kürt, her zaman bir bütün olmuştur.
Hiçbir dış veya iç tehdit bu birliği bozamayacaktır.
“TERÖRSÜZ TÜRKİYE’NİN MEŞALESİ YAKILDI”
Kim ne derse desin, terörsüz Türkiye’nin meşalesi artık yakılmıştır.
Bugünün kazananı barış ve kardeşliktir.
Bugün kazanan siyaset ve demokrasidir.
Bugün kazanan Türk milleti, Türkiye Cumhuriyeti ve çevresindeki dost halklardır.
Terörizm;
Toplumu dönüştürecek kadar köklü bir etki yaratmayı hedefleyen, seçilmiş özel hedeflere yöneltilen bir sistematiğe dayanmaktadır.
Bu insanlık dışı süreç, ülkemizde sona erecektir.
“KIRLARIMIZDA ÇİÇEKLER TOPLANACAK”
Kırlarımızda çiçekler toplanacak, dağlarımızda kardeşliğin esintileri hâkim olacaktır.
Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi, Türkiye Cumhuriyeti’nin yeni bir evresidir.
Terör örgütünün feshi, yeni yüzyıldaki önemli bir hedefin gerçekleştirilmesidir.
Bundan sonraki süreçte milli hedeflerimize birlikte yürümek, bölge ve dünyada dikkat çekici bir yaşam ve siyaset anlayışının inşası olacaktır.
“SIRRI SÜREYYA ÖNDER’İ RAHMETLE ANIYORUM”
Bu vesileyle, terörsüz Türkiye hedefi için mücadele eden merhum Sırrı Süreyya Önder’i