DEM Parti tarafından yapılan açıklamada, son dönemlerde yaşanan tartışmalara ilişkin dikkat çekici ifadeler yer aldı:
“Bir yalancının ve provokatörün hezeyanları”
Meclis’teki “Milli Dayanışma, Kardeşlik ve Demokrasi Komisyonu” ile ilgili yürütülen tartışmalar sırasında, DEM Parti’ye yönelik kasıtlı bir dezenformasyon ve yalanların yayıldığı belirtildi.
İYİ Parti Ankara Milletvekili Yüksel Aslan’ın sosyal medya üzerinden kamuoyuna duyurduğu iddiaların, DEM Parti’nin Komisyon gündeminde yer almadığı ve gerçekle bağdaşmayan uydurmalar olduğu ifade edildi.
Aslan tarafından paylaşılan sözde “talep listesi”nin tamamen hayali olduğu ve bu tür iddiaların toplumsal gerilimi artırmak, toplumu kutuplaştırmak ve Komisyon’un meşruiyetini sarsmak amacı taşıdığı vurgulandı.
DEM Parti, bu tarz eski ve düşmanlık yaratma amaçlı algı operasyonlarının, demokratik siyaseti gölgelemek ve halkın gerçek gündemini örtbas etmek için devreye sokulduğunu belirtti.
Komisyon’un yapıcı çalışmaları ile diyalog ve uzlaşma iradesinin göz ardı edilerek, kasıtlı olarak oluşturulan sahte içerikler ve asparagas haberlerin öne çıkarıldığına dikkat çekildi. Bu yaklaşımın, sadece Meclis’in iradesini değil, aynı zamanda toplumun ortak geleceğini tehdit eden bir sorumsuzluk ve provokasyon örneği olduğu ifade edildi.
86 milyon yurttaşın bu manipülasyonların arkasındaki asıl amacın demokratik zeminleri zehirlemek olduğunu bilmesi gerektiği kaydedildi.
DEM Parti, barış, eşitlik, adalet ve çoğulcu demokrasiye yönelik her adımın arkasında durmaya devam edeceğini belirtti. Yalanlarla örülü sahte gündemlerin, tarih nezdinde barışa kurulan tuzaklarla anılacağını vurguladı.
Gerçek gündemlerinin halkların kardeşliği ve kalıcı barış olduğunu ifade ederken, hiçbir gücün suni polemiklerle ve algı operasyonlarıyla bu yolda ilerleyişlerini gölgeleyemeyeceğini hatırlattılar. Her tür provokasyonu ve nefret dilini kınadıklarını belirttiler.
NE OLMUŞTU?
İYİ Parti Ankara Milletvekili Yüksel Arslan, yaptığı paylaşımda şu ifadeleri kullanmıştı:
“Biz Komisyona Neden Katılmadık?
DEM’in Komisyondan Talepleri Şunlarmış:
1. Kürtlere özerklik verilsin!
2. “Türk Milleti” yerine etnik kökenler Anayasa’da belirtilsin!
3. Doğu ve Güneydoğu’ya vali atanmasın!
4. Kürt ordusu kurulsun!
5. Kürdistan’ın İç-Dış İşleri Bakanları olsun!
6. Kürtçe resmi dil olsun!
7. Kandil ve diğer kamplardaki, Avrupa’daki PKK’lıların topluca geri dönmesi sağlansın!
“Milli Dayanışma, Kardeşlik ve Demokrasi Komisyonu”; Türk milletine vefasızlığın, Türk’e yapılan hakaretin, insanımıza ve Türkiye Cumhuriyeti’ne gösterilen düşmanlığın yeni ve eşi benzeri görülmemiş adresidir. Etnik ihanete yol verenlerin buluştuğu, bebek katilinin övgüsüne mazhar olanların kışkırtılmış cesaretle konuştuğu bu komisyon tarihe karanlık harflerle yazılacak.”
İmralı’nın ve Kandil’in gölgesinde yatmanın moda olduğu, bebek katilinin talimatıyla kurulan komisyonda boy göstermenin alkışlandığı günlerden geçiyoruz! İmralı’daki köpek havlıyor, derdini Ankara’daki katolik nikahlı “Yeni ve Eski Sevgilileri” yumurtluyor.
PKK’nın ve bebek katili teröristin iddialarını hayata geçirmek ne zamandır “Milli Dayanışma, Kardeşlik ve Demokrasi” diye anılır oldu? Bu komisyon, düpedüz Öcalan’ın ve terör örgütünün ajandasını aklama komisyonudur.
Milyonlarca insanın hatırasını, inancını, değerlerini ve mücadelesini yıkmanıza; Türk’ün haysiyetine, Türkiye Cumhuriyeti’nin egemenliğine dil uzatmanıza asla izin vermeyeceğiz!”