AKP’nin önde gelen simalarından biri olan gazeteci Şamil Tayyar, Ekol TV’de katıldığı bir haber programında gündeme dair önemli değerlendirmelerde bulundu.
Tayyar’ın açıklamaları arasında Ekrem İmamoğlu’nun tutuksuz yargılanması ve DEM Parti’nin erken seçime destek vereceğine dair ifadeleri dikkat çekti.
“İMAMOĞLU’NUN KAÇACAĞINI KİMSE DÜŞÜNMÜYOR”
Tayyar, İmamoğlu’nun tutukluluğuna ilişkin gelen sorulara yanıt verirken, “Prensip olarak tutukluluk, bir tedbir olarak kullanılmalıdır. Ancak Türkiye’de bu durum ne yazık ki cezalandırma yöntemi haline dönüştü. Eğer delil karartma ve kaçma şüphesi yoksa, tutuksuz yargılanmasında bir sakınca yok. İmamoğlu’nun kaçacağını herhalde kimse düşünmüyor.” ifadelerini kullandı.
Tayyar, suçsuz olduğunu iddia etmediğini belirterek, “Yargılama süreci var, cezası kesinleşirse hapse atılır.” dedi. Ayrıca, Murat Çalık ve Ayşe Barım ile ilgili sağlık iddialarına değinerek, “Murat Çalık, uyuşturucu kaçakçılığı gibi ağır suçlarla değil, yolsuzluk iddiasıyla gündemde. Sağlık durumu ile ilgili endişeler var. Tutuksuz yargılanırsa bu durum toplumda nasıl bir etki yaratır, bunu iyi değerlendirmek gerekiyor.” şeklinde konuştu.
Tayyar, bu durumun AKP’yi yıpratıp yıpratmadığı sorusuna ise, “Seçmen nezdinde bir soru işareti oluşturuyor. Tüm bunları ortadan kaldırmamız lazım.” yanıtını verdi.
ERKEN SEÇİM TARİHİNİ VERDİ
Tayyar, ayrıca AKP içinde bazı önemli isimlerin 2027 yılı Kasım ayında erken seçim olabileceğini dile getirdiğini aktardı. Seçim tarihinin 2027 yılı Kasım ayına sabitlenmesi için şimdiden kanun teklifi ile netleştirilmesi gerektiğini vurguladı.
Bu tarihin belirlenmesinin, anayasa çalışmaları ve diğer siyasi gündemler açısından rahatlatıcı olacağına inandığını ifade etti.
“360 ÇOĞUNLUĞU DEM’LE SAĞLAR”
2027 seçimlerinin CHP tarafından istenmediğini ve muhalefetin erken seçim talebinin bu yıl sonu veya 2026’nın baharında olduğunu hatırlatan Tayyar, “O konuda bir sorun çıkacağını düşünmüyorum, 360 yeter, zaten DEM ile bunu sağlar.” dedi.
Mevcut siyasi tabloya dikkat çeken Tayyar, Cumhurbaşkanı’nın birlikte hareket etme isteğini belirtti. DEM’in bu süreçte kendini tam olarak angaje etmediğini, ancak silahların bırakılması sürecinin belirli bir aşamaya gelmesi durumunda DEM’in kayıtsız kalamayacağını sözlerine ekledi.
