CHP Tokat Milletvekili Kadim Durmaz, Ulusal Süt Konseyi’nin (USK) son iki aydır çiğ süt üretim maliyetlerini açıklamamasına sert tepki gösterdi. Durmaz, süt üreticilerinin çaresiz bir durumda bırakıldığını ifade ederek, “Ulusal Süt Konseyi tarafından belirlenen çiğ süt referans alım fiyatı 17,15 TL olarak açıklanmışken, Tokat ve birçok ilde üreticiler sütünü yalnızca 13 liraya satmak zorunda kalıyor. Bu durum, açıkça bir sömürü örneğidir. Ancak Ulusal Süt Konseyi, bu mağduriyeti gizlemek amacıyla maliyet verilerini iki aydır paylaşmıyor” şeklinde konuştu. Durmaz, Nisan ayında 15,60 TL olarak açıklanan çiğ süt üretim maliyetinin o tarihten bu yana artmasına rağmen, Mayıs ve Haziran aylarına ait verilerin hala kamuoyuna sunulmadığını hatırlattı.
‘USK ÜRETİCİYİ KORUMALI’
Durmaz, USK’nın her ayın ilk haftasında çiğ süt üretim maliyetini açıklama yükümlülüğü bulunduğunu belirterek şeffaflık çağrısında bulundu. USK’nın temel görevlerinden birinin üreticileri korumak olduğunu vurgulayan Durmaz, “Gerçekleri gizleyerek ve çiftçinin zararını örtbas ederek tarım politikası yürütmek mümkün değildir. Bugün açıklanmayan her veri, yarın kapanan bir ahır, kesime gönderilen bir inek ve boşalan bir köy demek olacaktır” dedi. Ayrıca, çiğ süt yem paritesinin 2025 yılının Nisan ayında 1,28 olarak belirleneceğine dikkat çeken Durmaz, “Üreticinin sürdürülebilirliği ciddi şekilde tehdit altındadır. 16 protein süt yemi 2024 yılında 400 lira iken, 2025 yılında bu rakam 600 liraya yükselecektir. 19 protein süt yemi ise 2024’te 550 lira civarındayken, 2025’te 720-740 lira aralığına çıkması bekleniyor. Nisan ayında ortalama 46 TL olan mazot fiyatı, bugün 55 TL’yi aşmıştır. Zirai don felaketi nedeniyle zor durumda kalan çiftçilerin borçları bile ertelenmemişken, Ulusal Süt Konseyi’nin iki aydır çiğ süt maliyetlerini açıklamaması kabul edilemez” ifadelerini kullandı.
‘ARADAKİ FARKI KİM KAZANIYOR’
Durmaz, Tarım ve Orman Bakanlığı’na da çağrıda bulunarak, “Hayvancılığın bel kemiği olan süt üreticisini yalnız bırakmayın. Şu an üreticiler para kazanamıyor, tüketiciler ise sütü yüksek fiyatlarla almak zorunda kalıyor. Aradaki farkı kim kazanıyor? Bu sorunun yanıtını bulmak ve üreticiyi desteklemek hükümetin sorumluluğudur. Ulusal Süt Konseyi üzerindeki siyasi baskı sona ermeli, çiğ süt üretim maliyetleri hemen açıklanmalı ve referans fiyatlar buna göre güncellenmelidir” dedi.