1. Haberler
  2. DÜNYA
  3. Narin Güran Davasında Müebbet Ceza Onandı!

Narin Güran Davasında Müebbet Ceza Onandı!

Narin Güran Davasında Müebbet Ceza Onandı!
service
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

Diyarbakır Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesi, Narin Güran cinayeti davasında yerel mahkemenin verdiği kararları oy çokluğuyla onadı. Mahkeme Başkanı, bu karara şerh koydu. İşte şerh metninin tamamı…

Ersin Eroğlu

Narin Güran cinayeti davasında mahkeme cezaları onadı. Davada anne, amca ve ağabey müebbet hapis cezasına çarptırılmıştı. Diyarbakır Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesi, oy çokluğuyla karar alarak, Diyarbakır 8. Ağır Ceza Mahkemesi’nin verdiği kararı onayladı. Ancak, Mahkeme Başkanı onama kararına şerh koydu.

Mahkeme Başkanının yazdığı şerh metninin detayları ise şöyle:

Muhalefet Şerhi:

Olayın detayları incelendiğinde, her bir sanığın hukuki durumlarının tespiti açısından kast, iştirak ve ihmal suretiyle kasten öldürme eylemlerine ilişkin Yargıtay kararları dahilinde açıklama yapılması gerektiği ortaya çıkmaktadır. Kasten öldürme suçu, 5237 sayılı TCK m.81’de, “Bir insanı kasten öldüren kişi, müebbet hapis cezası ile cezalandırılır” ifadesiyle tanımlanmıştır. Ayrıca, ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasını gerektiren nitelikli haller de TCK m.82’de düzenlenmiştir.

Bu suç, mağduru öldürülen insan olan bir zarar suçudur. Ölüm neticesini meydana getirmeye elverişli her hareketle bu suç işlenebilir. Kasten öldürme suçuyla korunan hukuki yarar, kişinin “yaşama hakkı”dır. Suçun manevi unsuru ise genel kasttır ve burada saik aranmaz.

Suçun işlenmesinde manevi unsur, kast ya da taksir şeklinde ortaya çıkmalıdır. Kast, “doğrudan kast” ve “olası kast” olarak ikiye ayrılır. Doğrudan kast, failin hareketinin kanuni tipik neticeyi gerçekleştireceğini bilmesi ve istemesini gerektirir.

Suç, genelde sadece kastla işlenebilir. Ancak, kanunda açıkça belirtilen durumlarda suçlar “taksir” ile de işlenebilir. Suç kararının alınması, fiilin icrasından önce olabileceği gibi, suçun işlendiği sırada da alınabilir. Kast, insanların iç dünyasıyla ilgili olup, ancak olay öncesi, sırası ve sonrasında dışa yansıyan davranışlarla belirlenebilir.

TCK uyarınca suça iştirak, faillik ve şeriklik ayrımına göre incelenmiştir. Azmettirme ve yardım etme, şeriklik kavramı içerisinde değerlendirilmiştir. TCK m. 37 çerçevesinde, suçu kanuni tanımında yer alan fiili birlikte gerçekleştiren kişilerin her biri müştek olarak sorumlu olacaktır. Suçun işlenmesinde bir başkasını araç olarak kullanan kişi de dolaylı fail olarak sorumlu tutulacaktır.

Müşterek faillikten bahsedebilmek için, failler arasında birlikte suç işleme kararı bulunmalı ve suçun işlenmesinde ortak hakimiyet sağlanmalıdır. Bu durum, suç ortaklarının, suçun icrasında üstlendikleri rollerinin önemini ortaya koymaktadır. Suç ortaklarının katkıları, diğerinin fiilini tamamladığı durumlarda da müşterek faillik söz konusu olacaktır. Her bir müşterek fail, suçun icrasına etkin bir katkıda bulunmaktadır.

Suçlar, maddi unsurları itibariyle, kanunun yasakladığı fiillerin aktif veya pasif hareketlerle işlenmesi ile ortaya çıkabilir. Kasten öldürme suçu, icrai olabileceği gibi, ihmali bir hareketle de işlenebilir.

Neticeyi önleme yükümlülüğü, bazı durumlarda koruma ve gözetim yükümlülüğüne dayanır. Bu yükümlülüğün kaynağı, kanundur. Kişilere, belirli durumlarda icrai davranışta bulunma yükümlülüğü yüklenmektedir.

Velayet ilişkisi gereği, anne ve babanın çocukları üzerinde koruma ve gözetim yükümlülüğü vardır. Bu yükümlülüğün yerine getirilmemesi, bir haksızlık teşkil etmektedir. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nda, çocukların vücuduna ve hayatına yönelik tehlikeler karşısında koruma yükümlülüğü belirtilmiştir.

Bu bağlamda, Türk Medeni Kanunu hükümleri uyarınca, anne Yüksel ve abi Enes’in, 8 yaşındaki Narin’in hayatını koruma yükümlülüğü altında oldukları açıktır.

İhmal suretiyle adam öldürme suçunun oluşabilmesi için genel kast yeterlidir. Failin ihmali davranışının hangi saik ile gerçekleştirildiğinin bir önemi yoktur. TCK m.83 uyarınca, başkasının hayatını koruma yükümlülüğü altında bulunan garantör konumundaki anne ve kardeşin, korumak ve gözetmekle yükümlü oldukları hayatın sona erme tehlikesi ortaya çıkmasına rağmen, yapılması gereken icrai davranışları gerçekleştirmemeleri gereklidir.

İhmal suretiyle icra suçlarında, failin neticeye neden olan pozitif, aktif bir hareketi yoktur. Burada neticeden sorumluluğun kaynağı, müdahale eksikliği olarak değerlendirilmelidir. Failin hareket etme yükümlülüğüne uymaması, kanunun suç olarak düzenlediği neticenin meydana gelmesine etken olmaktadır.

Masumiyet karinesi, şüpheden sanık yararlanır ilkesi, ceza muhakemesinin temel ilkelerindendir. Bu ilke, sanığın mahkûmiyetine karar verilebilmesi için herhangi bir şüphenin sanık yararına değerlendirilmesini gerektirir. Suçun işlenip işlenmediği veya sanık tarafından işlenip işlenmediği konusunda bir şüphe varsa, bu durum da ilkenin geçerliliğini korur.

Delilden sanığa gitme ilkesi, ceza muhakemesinde maddi gerçeği arama amacı taşır. Delil serbestliği ilkesi, akla uygun, olayla ilgili ve hukuka uygun elde edilmiş her şeyin delil olabileceğini belirtir. Ancak hakim, bu delilleri keyfi olarak değerlendiremez; akla ve mantığa uygun bir değerlendirme yapmak zorundadır.

Daran-2 üs bölgesine ait kamera görüntülerinin tereddütsüz bir şekilde iyileştirilmesi halinde, sanıkların hukuki durumlarına ve suçlarının niteliğine dair değerlendirme yapılmalıdır. Narin’in okul kamerasında görüntülendiği 15:11 ile Nevzat’ın Narin’in cansız bedenini Eğertutmaz Deresine götürdüğü 15:41 zaman aralığında katledildiği belirlenmiştir. Bu durumda, dosyadaki delillerin bu zaman aralığında ayrı ayrı değerlendirilmesi gerekmektedir.

Narin’in, 15:11’den itibaren okul karşısındaki yol ayrımından patika yoluna doğru yürüyerek evine ulaşması için geçen süre ile Nevzat’ın olaya ilişkin çelişkili savunmaları, Narin’in cansız bedenini alması için geçen süre, bunların hepsi dikkate alındığında, Narin’in yaklaşık 15 dakikalık bir süre içinde öldürüldüğü anlaşılmaktadır.

Nevzat’ın kırmızı aracıyla 15:41 sıralarında Narin’in cansız bedenini Eğertutmaz Deresine götürdüğü, Mehmet Sait Tek’e ait çiftlik kamerasının görüş alanına girmesi de sabittir.

Dolayısıyla, mevcut delillerle birlikte, olayın oluş ve kabule ilişkin değerlendirmeler de göz önünde bulundurularak, daraltılmış baz raporu ile kesin maddi delil niteliğine sahip olan Mehmet Sait Tek’e ait çiftlik kamera görüntüsü, olaya ilişkin çelişkiler içermektedir.

Ulusal Kriminal raporunda, “Arif’in e

Narin Güran Davasında Müebbet Ceza Onandı!
Yorum Yap

Tamamen Ücretsiz Olarak Bültenimize Abone Olabilirsin

Yeni haberlerden haberdar olmak için fırsatı kaçırma ve ücretsiz e-posta aboneliğini hemen başlat.

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Giriş Yap

Asistantr ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!