Silivri Cezaevi’nde tutuklu bulunan CHP’nin Cumhurbaşkanı Adayı ve İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, DEM Parti heyetinin gerçekleştirdiği ziyarete dair bir yazılı açıklama yaptı.
İmamoğlu’nun açıklamalarında, ülkenin ve bölgenin kritik bir dönemeçten geçtiği vurgulandı. Cumhuriyetin ikinci yüzyılında, milletin istiklal ve istikbalini korumak için kararlı ve cesur adımlar atılması gerektiği ifade edildi. İmamoğlu, çatışmaların yerini barışın, ayrışmanın yerini birlik ve beraberliğin alması gerektiğini belirtti. Ayrıca, ülkenin kötü yönetiminden kurtulup, halkın refahını düşünen bir yönetim anlayışının önemine dikkat çekti.
İmamoğlu, DEM Parti eş genel başkanları Tülay Hatimoğulları ve Tuncer Bakırhan ile Silivri Cezaevi’nde gerçekleştirdikleri görüşmenin son derece değerli olduğunu dile getirdi. Bu görüşmede, PKK’nın feshinden sonra atılacak adımlar, Kürt meselesinin çözümü ve Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin rolü gibi konular üzerinde duruldu.
Barışın ve huzurun sağlanmasının, Cumhuriyetin ikinci yüzyılında Türkiye’nin güçlü bir demokrasiye erişiminde büyük katkı sunacağına inandığını ifade eden İmamoğlu, Türkiye’nin bu zorlu dönemi demokrasi, hukuk ve barış rehberliğinde aşacağını belirtti. Milletin iradesinin, demokratik ve müreffeh bir Türkiye için belirleyici olacağını vurguladı.
İmamoğlu, Türkiye Cumhuriyeti’nin ikinci yüzyılında ebedi kardeşliğin inşa edilmesi gerektiğini, demokratik Türkiye Cumhuriyeti’nin altında herkesin eşit ve adil günlere ulaşmasını sağlayacağını ifade etti. Ayrıca, Atatürk’ün “Yurtta Sulh, Cihanda Sulh” ilkesinin kalıcı bir barışın teminatı olduğunu dile getirdi.
Anadolu’nun tarih boyunca pek çok medeniyete ev sahipliği yaptığını hatırlatan İmamoğlu, Türkiye Cumhuriyeti’nin huzura, barışa ve refaha ulaşacak en güzel hikaye olacağını vurguladı. Türkler ve Kürtlerin bu ülkenin vatandaşları olarak ortak bir geçmiş ve geleceği paylaştıklarını belirtti.
Devletin eşit hissedarı olmanın önemine değinen İmamoğlu, toplumsal barış için herkesin kendisini eşit hissetmesi gerektiğini ifade etti. Demokrasi, barış ve refahı hedefleyen bir yönetim anlayışının milletin iradesi doğrultusunda yürütülmesinin elzem olduğunu belirtti. Bu meselelerin Türkiye’nin meselesi olduğunu vurguladı.
İmamoğlu, terör ve çatışmanın son bulması için şeffaf ve katılımcı bir süreç yürütülmesi gerektiğine dikkat çekti. Kürt meselesinin çözümünün, tüm vatandaşların ortak bir şekilde kabul edeceği biçimde müzakere edilmesi gerektiğini ifade etti.
Ülkemizin durumu ve bölgedeki gelişmelere de değinen İmamoğlu, İsrail’in İran’a yönelik saldırıları ve Suriye’deki çatışmaların dikkatli bir bölge siyaseti izlenmesi gerektiğini gösterdiğini belirtti. Suriye’deki geçiş sürecinin tüm etnik grupların haklarının korunduğu bir anayasayla sonlanması gerektiğine vurgu yaptı.
İmamoğlu, zorlu bir dönemde Türkiye’nin demokrasinin, adaletin ve barışın karargahı olması için kararlılıkla politikalar geliştirdiklerini ifade etti. Ülkenin, Ortadoğu’da barış ve istikrarın temininde önemli bir aktör olacağına inandığını belirtti. Türk ve Kürt vatandaşlarla birlikte bölgedeki zorlukların üstesinden geleceğine dair inancını yineledi.
Son olarak, DEM Parti eş genel başkanlarına ziyaretleri için teşekkür ederek, milletine kavuşma özlemiyle selamlarını iletti.
