Ankara 28. Ağır Ceza Mahkemesi’nde gerçekleştirilen duruşmaya, davanın tek tutuklu sanığı Nuri Gökhan Bozkır ve başka bir davadan hükümlü Enver Altaylı, bulundukları cezaevinden Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) aracılığıyla katıldı.
Tutuksuz sanıklar Levent Göktaş, Fikret Emek, Ahmet Tarkan Mumcuoğlu, Aydın Köstem ve Mehmet Narin ise duruşma salonunda hazır bulundu. Mahkeme başkanı, dosyaya gelen belgeleri okuduktan sonra tarafların avukatlarına söz verdi.
Hablemitoğlu ailesinin avukatı Ersan Barkın, olayın yaşandığı dönemde Hablemitoğlu’nun politik kimliğinin önemine değinerek, bu sebeple olayın “siyasi suikast” olarak nitelendirilmesi gerektiğini ifade etti.
Barkın, davanın iki yılını doldurduğunu ve son gelen bilirkişi raporuyla birlikte üç yeni şüphelinin belirlendiğini belirtti. Bu kişilerin, Hablemitoğlu’nu takip ederek sanıklarla bağlantılı olduklarını öne sürdü.
Cumhuriyet savcısı ise bazı sanıklar için uygulanan adli kontrol tedbirlerinin devam etmesini talep etti. Ayrıca, tutuklu sanık Bozkır’ın kaçma şüphesi nedeniyle tutukluluk halinin sürdürülmesi gerektiğini ifade etti.
Sanık Göktaş, Adalet Bakanlığı’ndan Kıbrıs’taki HTS kayıtlarının temin edilmesini istedi ve “Ahmet Tarkan Mumcuoğlu’nun görev dönemine ilişkin görev-sonuç raporunun Genelkurmay Başkanlığı’ndan tekrar istenmesini talep ediyorum” dedi.
Sanık Köstem ise tahliye edilmesine rağmen sadece kendisine elektronik kelepçe takıldığını belirterek, mahkemeden bu uygulamanın sona erdirilmesini istedi.
Tutuklu sanık Bozkır, 4.5 yıldır tutuklu olduğunu ve bu durumun sona ermesini talep ederek şunları söyledi: “Sanıklar arasında en az ceza istenen benim, ama tutuklu olan da benim. Somut deliller olmasına rağmen hala tutukluyum. Ceza verilse bile yatarımın bittiği bir davadan hala tutukluyum. Dosyaya gelen hiçbir raporda, HTS kayıtlarında yer almıyorum. Hablemitoğlu ile zamansal ve mekansal bir bağlantım yok. 1 Temmuz 2002’de 4 gün boyunca Ankara’da bile değildim. Sayın savcımızın benim tutukluluğumu istemesi benim için bir şereftir. Cemaat yurtlarında kalanlar tahliye oldu, ben hala buradayım. Mahkemeden tahliyemi istiyorum.”
Sanık Altaylı ise Hablemitoğlu’nu Eskişehir’de takip edenlerin tespit edilerek dosyaya eklenmesi gerektiğini savundu.
Sanık avukatları, duruşma savcısının iddia makamında oturduğu müddetçe dosyadaki faillerin bulunamayacağını belirterek, savcının dosyadan çekilmesi gerektiğini ifade etti. Avukatlar, müvekkillerinin adli kontrol tedbirlerinin kaldırılmasını talep etti.
Duruşmanın ardından mahkeme, sanık Nuri Gökhan Bozkır’ın tutukluluğunun devamına karar verdi. Diğer sanıkların adli kontrol tedbirlerinin de sürdürülmesine hükmeden mahkeme, dosyanın esas hakkında mütalaayı hazırlaması için savcılığa gönderilmesine karar verdi. Duruşma, 20 Ekim’e ertelendi.
İDDİANAMEDEN
FETÖ bağlantılı çalışmalarıyla tanınan Doç. Dr. Necip Hablemitoğlu, 18 Aralık 2002’de Çankaya’daki evinin önünde başından vurularak hayatını kaybetmişti. Bu davada, FETÖ elebaşı Fetullah Gülen, Mustafa Özcan, Enver Altaylı, Aydın Köstem “tasarlayarak öldürmeye azmettirmek” suçlamasıyla, emekli albaylar Levent Göktaş ve Ahmet Tarkan Mumcuoğlu ile emekli binbaşı Fikret Emek “tasarlayarak öldürmek” suçundan “ağırlaştırılmış müebbet hapis” cezası istemiyle yargılanıyor.
Eski yüzbaşı Nuri Gökhan Bozkır ve FETÖ firarisi Serhat Ilıcak, “tasarlayarak kasten öldürmeye yardım” suçlamasıyla 20 yıla kadar hapis cezası istemiyle yargılanırken, Göktaş’ın emir astsubayı Mehmet Narin’in de “suç örgütüne üyelik”ten 4 yıla kadar hapsi talep ediliyor.
Mahkeme, 18 Mayıs 2023’teki duruşmada tutuklu sanıklar Göktaş, Altaylı, Bozkır, Mumcuoğlu, Köstem ve Emek’i “yurt dışına çıkış yasağı” adli kontrol tedbiriyle tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakmıştı. Ancak, adli kontrol tedbirlerine uymadığı gerekçesiyle sanık Bozkır hakkında tutuklamaya yönelik yakalama kararı çıkarılmış, Bozkır 2 Ocak’ta Ankara’da yakalanarak, adli kontrol şartlarına uymadığı için tutuklanmıştı.