Türkiye Esnaf ve Sanatkarları Konfederasyonu (TESK) Genel Başkanı Bendevi Palandöken, enerji fiyatlarına yapılan son zamların özellikle küçük esnaf üzerinde ciddi olumsuz etkiler yarattığını ifade etti.
Palandöken, doğalgaza yapılan yüzde 25 oranındaki artışın maliyetleri doğrudan artıracağını ve bu durumun kaçınılmaz olarak mal ve hizmet fiyatlarına yansıyacağını belirtti.
ZAMLAR ENFLASYONU YÜKSELTECEK
Palandöken, “Son zamlarla birlikte doğalgaza gelen artış, esnafın mağduriyetini artıracak. Bu durum, fiyatların yükselmesine ve enflasyonun artmasına neden olacak. Esnafa özel bir tarifeye ihtiyaç var. Enerji sektörü, esnafın en büyük girdi maliyetlerinden biridir. Birçok işletmede elektrikli veya doğalgazlı fırınlar kullanılmakta. Enerji maliyetleri, üretim sürecinin en büyük kalemini oluşturuyor ve bu durum esnafı zor durumda bırakıyor. Elektrikte sanayici ve konutlar için farklı tarifeler uygulanırken, esnaf ticarethane kapsamında en yüksek tarifeden enerji bedeli ödüyor. Konutlarda elektrik tasarrufu için çeşitli önlemler alınırken, esnafın dükkânının aydınlatılması hem can güvenliği hem de mal güvenliği açısından büyük önem taşıyor. Sokakların aydınlık olması, insanların o bölgelerde güvenle dolaşabilmesini sağlıyor” şeklinde konuştu.
“MASRAFLAR ESNAFI PERİŞAN EDİYOR”
Doğalgaza yapılan yüzde 25’lik zammın büyük bir artış olduğuna dikkat çeken Palandöken, “Tabela gibi unsurlar da önemlidir. Eğer sokak aydınlatılmazsa, o bölgenin işlevselliği azalır. Esnaf tarifelerinin daha uygun hale getirilmesi gerekiyor. Doğalgazda yapılan yüzde 25’lik artış, maliyetin dörtte birine denk geliyor. Yani 1 liralık maliyete yüzde 25 eklenince bu bedel daha da yükselecek. Esnafın gelirinin artırılması için alternatif çözümler geliştirilmesi şart. Elektrik, doğalgaz, sosyal güvenlik primleri ve diğer girdi masrafları esnafı zor durumda bırakıyor. Esnaf ve zanaatkârların olmadığı bir toplumda enflasyonla mücadele zor görünse de, esnafın ayakta kalma süresi giderek azalıyor. Bu nedenle elektrik ve doğalgaz tarifelerinde düzenlemeler yapılmalı. Eğer bu kalemler girdi maliyeti olarak değerlendirilirse, pastacıdan simitçiye, fırıncıdan bakkala kadar birçok iş yerinin elektrik maliyetleri vatandaşa yansımaz. Zamların kontrol altına alınması ve maliyetlerin azaltılması için önlemler alınması gerekiyor. Klimalar çalışacak, sokak aydınlatılacak ve tabelalar yanacak. Bu nedenle o canlılık ve dükkânların hangi mesleği icra ettiğini gösteren unsurlar korunmalıdır” dedi.
“ZAM ÇARE DEĞİL”
Palandöken, enerji fiyatlarına yapılan artışların hem üreticiyi hem de tüketiciyi olumsuz etkilediğine dikkat çekerek, bu yaklaşımın ekonomide iyileşme sağlamak yerine zarara yol açabileceğini vurguladı.
“Dört önemli girdi var: elektrik, doğalgaz, su ve işçi maliyetleri. Ayrıca iş yeri kiralarıyla ilgili sorunlar da devam ediyor. Mal sahipleri, ‘10 yılı doldurdun, iş yerimi boşalt’ demeye başlıyor. Esnaf, ancak 10 yıl içerisinde müşteri potansiyelini oluşturabiliyor. Dükkanını boşaltmak zorunda kalması, işsiz kalmasına yol açıyor. Maliye, Enerji ve Ticaret Bakanlıkları bir araya gelerek esnafın mağduriyetini gidermeli. Esnaf artık kamu hizmeti gören bir kurum haline geldi. Ticarethanelerin tasarruf yapma gibi bir lüksü yok. Bu nedenle bu enerjiyi kullanmak zorundalar. Teknoloji ilerliyor; herkes işini elektrik veya doğalgazla yürütüyor. Eskisi gibi odun ya da kömür kullanılmıyor. Bu artan maliyetler, dar gelirli esnafı zorluyor. Bu konuda bir an önce tedbirler alınmalı. Dolaylı vergilendirme, ÖTV ve KDV gibi unsurlar da fiyatların artmasına neden oluyor, bu durum küçük esnafı ayakta tutamıyor. Yapılan zamlar ekonomideki düzelme yerine zarar verecek. Ekonomik tedbirlerin etkin bir şekilde uygulanması gerekiyor; her artış, devletin gelirini artırması gereken bir kalem olarak görülse de, bu durum hem tüketiciye hem de ticaret yapan esnafa önemli bir yük getiriyor. Bu zamlardan kaçınılması lazım. Zamlar çözüm değildir” ifadelerini kullandı.