Tüm Emekliler Sendikası, İstanbul’un Kadıköy ilçesindeki Rıhtım’da yer alan Atatürk Anıtı önünde düzenlediği basın toplantısında, emeklilerin maruz kaldığı ekonomik ve sosyal zorluklara dikkat çekerek “insanca yaşam” talebini yineledi.
Basın toplantısında sendika yöneticileri ve üyeleri, düşük emekli maaşlarını, demokratik hakların kısıtlanmasını ve hükümetin uygulamalarını eleştirerek, mücadeleyi büyütme ve dayanışma çağrısında bulundular. Sendikanın MYK Üyesi Metin Vasfi Tekiz, hükümetin kişi başına düşen milli gelir artışını övmesine karşın, emeklilerin bu büyümeden hiçbir pay almadığını belirtti. Tekiz, “Refah payı emeklilere yansıtılmadığı sürece yoksulluk daha da derinleşir. Bugün 14.469 TL ile geçinmeye mahkum edilen milyonlarca emekli, derin bir yoksulluğa itilmiştir. Bizim derdimiz yalnızca karnımızı doyurmak değil, insanca yaşamaktır” şeklinde konuştu.
23 yıllık mevcut hükümetin emeklilere yönelik tutumunu eleştiren Tekiz, bayram ikramiyelerinin yılda dört kez ve her seferinde asgari ücret seviyesinde olması gerektiğini vurguladı. “Emeklilere reva görülen bu sefalet ne insani, ne anayasal, ne de ahlaki açıdan kabul edilebilirdir” dedi.
“DEMOKRATİK HAKLARIMIZ SISIYOR, AÇLIĞA MAHKUM EDİLİYORUZ”
Tüm Emekliler Sendikası Kadıköy Şube Yönetim Kurulu Üyesi Vasfiye Esel, 10 gün önce yapılan genel kurulun ardından yeni yönetimle emeklilerin sesi olmaya devam edeceklerini ifade etti. Esel, milyonlarca emeklinin açlık sınırının altında maaş aldığını belirterek, “Bu maaşlarla sağlık, barınma ve beslenme gibi temel haklarımıza erişim imkânsız hale gelmiştir. Demokratik haklarımız sısıtlanıyor, açlığa mahkum ediliyoruz” dedi.
Esel, tek adam rejimiyle demokratik alanların daraltıldığını, sendikal hakların engellendiğini ve emeklilerin örgütlenmesinin yargı sopasıyla bastırılmaya çalışıldığını dile getirdi. Bayram ikramiyelerinin yetersizliğine de dikkat çeken Esel, “İktidar, emeklilere karışmasaydı, en düşük emekli maaşı bugün en düşük memur maaşına eşit olacaktı. Bayram ikramiyesi asgari ücret düzeyine çıkarılmalıdır” ifadesini kullandı.
“KIRMIZI BANT EYLEMİ BÜYÜYECEK”
Basın açıklamasına katılan emekli öğretmen Kamber Özcivan, başlattıkları “kırmızı bant” eyleminin sürekli ve pasif bir direniş biçimi olduğunu dile getirdi. “Tek adamın aydınlarla, siyasetçilerle kedinin fareyle oynadığı gibi oynamasını hazmedemiyoruz. Hak, hukuk, adalet Türkiye’ye gelene kadar kırmızı kol bandımızı çıkarmayacağız. Bu eylem büyüyecek, Türkiye’ye yayılacak” dedi.
“ET İÇİN KURBAN BAYRAMI’NI BEKLİYORUZ”
Açıklama öncesinde ANKA’ya konuşan emekli yurttaş Hasan Kızılyatak, ekonomik krizin en çok emeklileri etkilediğini belirtti. “Pazarda taneyle alışveriş yapıyoruz. Kurban Bayramı’nı dört gözle bekliyoruz çünkü o zaman eş, dost kurban keserse biz de belki et yiyebiliyoruz” dedi. Kızılyatak, bayram ikramiyesinin asgari ücret seviyesinde olması gerektiğini vurgulayarak, torunlarına harçlık verememenin üzüntüsünü dile getirdi.
“BU ÜLKEDE YAŞAMAKTAN UTANIR HALE GELDİK”
Toplantıya katılan Faruk Çelik ise ifade özgürlüğünün baskılandığını belirterek, “Artık bu ülkede yaşamaktan utanıyoruz. İnsanca yaşamak için talepte bulunuyoruz ama yönetenler bizi duymuyor” dedi.
“KAŞIKLA VERİP KEPÇEYLE ALIYORLAR”
Tüm Emekliler Sendikası Ataşehir-Ümraniye Şube Başkanı Çetin Üzce, emekli maaş artışlarının ardından yapılan zamlarla tüm kazanımların geri alındığını ifade etti. “Bu artık kepçeyi de geçti. Asgari ücret 22 bin TL, en düşük emekli maaşı 14 bin TL. TÜİK’in yalan istatistikleriyle gerçek hayat arasında dağlar kadar fark var. Barınma, gıda, sağlık… Her şey ateş pahası” diye konuştu. Üzce, emeklilerin 16 milyonluk bir kitleyi oluşturduğunu belirterek, “Yerel seçimlerde gerekli dersi verdik. Genel seçimde de bu karanlık düzeni değiştireceğiz” ifadesini kullandı.
“EMEKLİLERİN PARKA GİDECEK GÜCÜ KALMADI”
Emekli resim öğretmeni Sabiha Çarmıklı, birçok emeklinin psikolojik olarak çökmüş durumda olduğunu ve eylemlere katılacak güçlerinin kalmadığını belirtti. “Artık yaşamak değil, sadece nefes almak istiyoruz. Bu ülke gerici, muhafazakar bir iktidarın insafına bırakılmamalı. Gençlerimizin geleceği için mücadele etmeliyiz” dedi.
