İYİ Parti Genel Başkanı Dervişoğlu, Halk TV’de İsmail Küçükkaya’nın sorularını yanıtladı. Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ ile birlikte verdiği bozkurt işareti fotoğrafı hakkında konuşan Dervişoğlu, “Bu, eskiyi anmak anlamına geliyor. Siyasette işaretlerden çok sözlere önem veririm. İşaret, bir sembol olarak bir şeyi ifade eder ancak diliyle söyleyecek şeyi olanların işareti besleme zorunluluğu yoktur. Bizim söyleyecek çok şeyimiz olduğu için bazen sembolleri de kullanıyoruz” dedi.
Dervişoğlu, İsrail ve İran arasındaki savaş hakkında, “Savaş bağıra bağıra geldi” değerlendirmesini yaptı.
Bölge coğrafyasında emperyalist güçlerin stratejilerini yenilediğini belirten Dervişoğlu, “Gençlik yıllarımızda yeşil kuşak projesi vardı, bu daha sonra Büyük Ortadoğu Projesi’ne dönüştü. Bu projenin tüm İslam ülkelerini kapsayacak şekilde hayata geçirilmesi için yeni planlar yapıldı. Bunlar kademe kademe uygulanmaya başlandı” ifadelerini kullandı.
Dervişoğlu, hakimiyet alanının İsrail lehine geliştirilmesi için atılan adımları eleştirerek, “Önce Irak’la başlayan, ardından Suriye’ye yayılan sürecin İran’ı hedef alması ve nihai hedefin Türkiye olması bekleniyordu. Bu maalesef doğrulandı. ‘Keşke yanılsaydım’ diyorum ama burada yanılma ihtimalimiz yok. Çünkü hedef değişmiyor, sadece strateji değişiyor” dedi.
“HÜKÜMETİN BİLGİ VERMESİ GEREKİR”
Dervişoğlu, Türkiye’nin ciddi önlemler alması gerektiğini vurguladı ve sözlerine şöyle devam etti:
“Ülkeyi yönetenlerin bu tür durumlarda siyasi partilerin genel başkanlarını bilgilendirmesi gerekir. Onların söyleyemeyeceklerinin muhalefet tarafından ifade edilmesi için bir kapı açılmalıdır. Ancak burada bir duyarsızlık söz konusu. Bu durum, kısmen sistemden kaynaklanan bir sorun. Geçmişte bu tür olaylar yaşandığında hükümet, muhalefeti ve Meclisi bilgilendiriyordu. Ancak artık bütün görüşmeler kapalı kapılar ardında yapılıyor, bu yüzden yeterli bilgi sahibi olamıyoruz. Sayın Cumhurbaşkanı liderleri bir araya getirmeyebilir ama Dışişleri Bakanı, partilere ya da Meclis’e gelerek siyasi partilerin genel başkanlarını bilgilendirebilir.”
“MUHALEFETİN, MUHALEFET ALANINI KUTUPLAŞTIRMASINDAN YANA DEĞİLİM”
Dervişoğlu, İYİ Parti’nin yol haritasını, “İktidara yaklaşmadan, muhalefetten uzaklaşmadan” şeklinde tanımladı. “İktidarın uygulamalarından ve tutumundan muzdaribim. Bu kritik dönemde, Türkiye’nin içinde bulunduğu coğrafyada büyük bir tehdit altındayken, milletin kaderinin bir kişinin iki dudağının arasındaki kelimelere terk edilmesine karşıyım. Demokrasinin uygulanmamasına ve TBMM’nin etkinliğinin daraltılmasına karşıyım. Bu sorunların müsebbibi olarak 23 yıllık iktidarı görüyorum. Milletin sinerjisine zarar verilmesini istemiyorum. Ancak muhalefetin de iktidar gibi muhalefet alanını kutuplaştırmasından yana değilim. Farklı düşüncelerin ve fikirlerin ifade edilmesi gerekiyor” dedi.
“ÖZGÜR ÖZEL KARAKTERİME KEFİL OLUYOR AMA HER ŞEYİ BANA BIRAKMAMASI LAZIM”
Dervişoğlu, pazartesi günü CHP Genel Başkanı Özgür Özel ile bir araya geleceklerini belirterek, “CHP’nin Genel Başkanı benim karakterime kefil oluyor ama her şeyi bana bırakmaması gerekir. Meclisteki bir olayı iletişim kazası olarak tanımladı. Eğer savunulacak bir şey varsa, ortak hareket etmeliyiz. Bu alanda iletişim hatası olmaması gerekir” ifadelerini kullandı.
Mecliste yaşanan “Talat Paşa” gerginliğine de değinen Dervişoğlu, “Türkiye Cumhuriyeti devletinin, PKK ile eş zamanlı olarak soykırımcı olarak nitelendirilmesini maksatlı buluyorum. Bu tartışmayı arzuladıklarından eminim. Meclis Başkanvekili de buna karşı çıkan milletvekilimiz Şenol Sunat’ın sesini kesti. Kesilmesi gereken söz, George Aslan’a ait olmalıydı” dedi.
Dervişoğlu, TBMM Genel Kurulu’nda geçmişte Ermeni soykırımı iddialarını gündeme getirenlere karşı AK Parti, MHP ve CHP’nin ortak tavır sergilediğini hatırlatarak, “Bu savrulmanın sebebi nedir? Aynı konuşmayı 2017 yılında Garo Paylan yapınca hem AK Parti hem CHP hem de MHP tepki gösteriyor, peki bugün neden buna ters bir gelişme yaşanıyor?” diye sordu.
“GEORGE ASLAN’IN İFADELERİ TUTANAKTAN ÇIKARILSIN”
Dervişoğlu, 2017’de Garo Paylan’ın sözlerinin Meclis tutanaklarından çıkarıldığını hatırlatarak, George Aslan’ın ifadelerinin de çıkarılması için başvuruda bulunduklarını açıkladı. “Bu müracaatı TBMM Başkanlığına yapıyoruz. AK Parti, CHP ve MHP’nin bu müracaata ortak olmasını, olamıyorsa da benzer bir müracaata kendi başlarına imza atmaları konusunda kendilerine sesleniyorum. Türkiye’nin aleyhine kullanılabilecek bir durumu ortadan kaldırmanın yolunu birlikte arayalım” dedi.
Talat Paşa’nın Mustafa Kemal Atatürk tarafından milli şehit ilan edildiğini vurgulayan Dervişoğlu, CHP’nin ulusalcı kanadında yaşanan gerginlikten rahatsız olanların olduğunu da belirtti.
“RAHATSIZ EDİCİ VE UTANÇ VERİCİ”
Ekrem İmamoğlu’nun avukatı Mehmet Pehlivan’ın tutuklanması hakkında Dervişoğlu, “Görevini yapmış bir kişinin tutuklanması utanılacak bir durumdur. Bu tür baskılarla ilerlemek Türkiye’yi tartışılır hale getirir. İnsanların görevlerini ‘Bana ne yaparlar acaba’ kaygısıyla mı yerine getirecekleri düşünülmelidir? Avukat bu gerekçelerle tutuklanıyorsa, hangi avukat görevini düzgün bir şekilde yerine getirebilir? Bu süreç başından beri yanlış yönetiliyor ve her açıdan rahatsız edici, utanç verici bir durumdur” dedi.
“MİLLİYETÇİLERİN GÖREVİ TÜRK MİLLETİNİ BİRLEŞTİRMEKTİR”
Dervişoğlu, “Milliyetçi partilerin bir araya gelebileceği bir yapı oluşturulabilir mi?” sorusuna, “Milliyetçileri bir araya getirip cepheleştirmek yerine tarihin yüklediği sorumluluğun yerine getirilmesi gerekiyor. Milliyetçilerin görevi Türk milletini birleştirmektir. Milliyetçiler zaten bir arada. Önemli olan sağcı ile solcuyu, Türkmen ile Kürt’ü, Alevi ile Sünni’yi bir araya getirebilmektir” yanıtını verdi.
“AK PARTİ SİSTEM DEĞİŞİKLİĞİNE KATI BAKMIYOR”
Dervişoğlu, Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemi yerine parlamenter demokratik sisteme geçilmesi gerektiğini vurgulayarak, “AK Parti’nin bu konuya çok katı baktığını düşünmüyorum. Çünkü pozisyonum gereği AK Partililerle de görüşüyorum. Ancak bazı şahıslar direniyor. Ülkenin geleceği için şahısları bir tarafa koyup, öncelikli değerleri öne çıkarmamız gerekiyor” şeklinde değerlendirmelerde bulundu.
