Anayasa Mahkemesi (AYM), sokak hayvanlarına yönelik kanunun bazı maddelerinin iptali ve yürürlüğünün durdurulması talebiyle yapılan başvuruyu geri çevirdi. Bu durum, futbol dünyasıyla ilgili olsa da, AYM’nin kararı üzerine birkaç düşünce paylaşmakta fayda var. Mahatma Gandhi’nin de belirttiği gibi, “Bir milletin büyüklüğü ve ahlaki gelişimi, hayvanlara olan davranış biçimi ile değerlendirilir.” Medeni bir toplumda “sokak hayvanı” kavramının bulunmaması gerektiği aşikardır. Örneğin, İngiltere’de sokaklarda dolaşan kedi ve köpekleri görmek mümkün değildir; zira bu hayvanlar, insanlarla birlikte yaşamaktadır. Ülkemizde ise, sokakta yaşayan köpeklerin tamamı AKP iktidarı döneminde dünyaya gelmiştir. Eğer iktidar, belediyelerle işbirliği yaparak köpekleri kısırlaştırmış olsaydı, bugün sokak köpekleri üzerine tartışmalar yaşanmazdı. Çıkardığı ya da iptal ettiği yasalar ve sözleşmelerle kadınları, çocukları ve hayvanları koruyamayan iktidar, sokak köpeklerini kitlesel olarak yok ederek kendi yarattığı soruna çözüm bulmaya çalışıyor. Ancak, bir sorunun kaynağı olanların çözümün parçası olamayacağı da aşikâr. Vicdan, insanın içindeki tanrıdır ve her canlının yaşam hakkına saygı göstermek, medeniyetin bir göstergesidir.
Futbola dönecek olursak, son altı maçından sadece bir galibiyet alabilen Everton, Fulham deplasmanında zorlu bir mücadeleye çıktı. Ocak ayında takımın başına dönen David Moyes yönetimindeki ilk altı lig maçında dört galibiyet elde eden Everton, son 10 maçında yalnızca bir kez kazanabildi (6 beraberlik, 3 mağlubiyet). Maviler, Londra’daki deplasmanlarında da şanssız bir dönem geçiriyor; başkentte oynadıkları son 10 lig maçından sadece birini kazanabildiler (4 beraberlik, 5 mağlubiyet) ve bu süreçte yalnızca beş gol kaydedebildiler. Fulham ise, Everton’a karşı son altı lig maçında yenilgi almadı (3 galibiyet, 3 beraberlik) ve daha önce mavili takıma karşı oynadığı 20 maçta sadece altı yenilgi aldı (4 galibiyet, 2 beraberlik, 14 mağlubiyet). Siyah beyazlılar, ligin en az beraberlik yaşayan takımı olarak dikkat çekiyor; son 15 maçında hiç beraberlik yaşamadan (7 galibiyet, 8 mağlubiyet) mücadele etti. Raul Jimenez, bu sezon Fulham’ın ligdeki en çok gol atan oyuncusu olarak öne çıkıyor ve 10 golle takımına katkı sağlıyor. Alex Iwobi’nin ise 9 golü bulunuyor. Takımda çift haneli sayılara ulaşan iki oyuncunun yer aldığı son sezon, 1966-67 sezonuydu (Allan Clarke 24, Steve Earle 12).
Güneşli bir Londra gününde gerçekleşen karşılaşmada ev sahibi Fulham, 4-2-3-1 dizilişiyle sahaya çıktı: Kalede Leno, savunmada Tete, Andersen, Bassey, Sessegnon, orta sahada Pereira, Berge, ileri uçta Wilson, Smith-Rowe, Iwobi ve önlerinde golcüleri Jimenez yer aldı. Misafir takım Everton da aynı dizilişi benimsedi: Kalede Pickford, savunmada Young, Keane, Branthwaite, Mykolenko, orta sahada Gueye, Garner, ileri uçta Harrison, Doucoure, Alcaraz ve önlerinde golcüleri Beto ile sahaya çıktı. İlk yarıda mavi beyazlı ekip, savunmadan uzun toplarla çıkmayı tercih etti. Takımın bu sezon ligde en çok gol atan oyuncuları Beto ve Ndiaye, toplamda yedi gol kaydettiler. Maçın 5. dakikasında Fulham, Iwobi’nin soldan başlattığı atakta Smith-Rowe’un ceza sahasına kestiği topta Wilson’un vuruşuyla gole çok yaklaşsa da, Everton kalecisi Pickford buna izin vermedi. Ardından, Tete’nin sakatlığı nedeniyle oyun bir süre durdu fakat 2 numara sahaya geri döndü. 10. dakikada Iwobi’nin sol çaprazdan yaptığı vuruş kaleyi yokladı, ancak Everton, geçiş oyunlarında top kayıpları yaşadı. İlk 15 dakikada topa sahip olma oranı yüzde 38 iken, rakip kaleyi bulan hiçbir vuruşları olmadı. 17. dakikada Fulham, Sessegnon’un soldan başlattığı atakta Smith-Rowe’un harika ortasında Jimenez’in kafa vuruşuyla golü buldu; Everton savunması bu pozisyonda yavaş kaldı. 21. dakikada Fulham, Sessegnon’un pasında Wilson’un sol çaprazdan yaptığı vuruşla bir kez daha tehlike yarattı fakat top dışarı gitti. İki dakika sonra Everton, Alcaraz’ın pasında Harrison’ın yerden vuruşuyla ilk tehlikeli atağını gerçekleştirdi, ancak bu vuruş kaleci Leno’da kaldı. İlk 30 dakikada Fulham, rakip ceza sahasında topla dokuz kez buluşurken, Everton yalnızca üç kez topla buluştu. Devrenin sonlarına yaklaşırken, Everton’un savunması eksik yakalandı; Iwobi, müsait pozisyonda isabetsiz bir vuruş yaptı. 42. dakikada Everton, ikinci kornerinden sonuç alamadı ve o ana kadar gol yollarında etkisiz kaldı. Devrenin uzatmalarında, 45+3’te Everton, soldan kullanılan bir kornerin devamında Mykolenko’nun yerden vuruşuyla eşitliği sağladı. Fulham, bu devrede topa yüzde 59 oranında sahip olurken, rakip kaleyi 10 kez yokladı ve devre karşılıklı gollerle sona erdi.
İkinci devreye takımlar aynı kadrolarla başladı. 47. dakikada Everton, rakip savunmanın dengesiz yakalandığı bir pozisyonda Beto’nun pasında Alcaraz’ın vuruşuyla gol aradı, ancak bu vuruş savunmada Tete’den döndü. 53’te Fulham, Tete’nin pasında Wilson’un sağdan yaptığı aşırtma vuruşunu Pickford çıkartarak maçın önemli anlarından birine imza attı. 56. dakikada Fulham’dan Berge sarı kart gördü. 61. dakikada Everton’da forvette Doucoure ve Harrison yerlerini Ndiaye ve McNeil’e bıraktı. Fulham’da ise Smith-Rowe’un yerine Traore oyuna girdi. 60. dakikadan sonra ev sahibi ekip, tempoyu ve baskıyı artırarak Sessegnon ve Iwobi ile pozisyon üretmeye çalıştı. Ancak 70. dakikada Everton öne geçti; sağdan kullanılan kornerde arka direkte boş kalan Keane’in kafa vuruşuyla gol geldi. Bu pozisyon, Fulham savunmasının adam paylaşımında yaptığı hatadan kaynaklandı ve uzun VAR incelemesi sonrasında gol geçerli sayıldı. Santradan 22 saniye sonra, 74’te Everton, Fulham’ın ikinci bölgede topa müdahale etmede geç kalması sonucunda Beto’nun sol çaprazdan yaptığı vuruşla farkı ikiye çıkardı; bu golde kaleci hatası da etkili oldu. Everton, o güne dek kaleyi bulan altı vuruşundan üç gol bulmuş oldu. 75. dakikada Fulham’da Pereira ve Wilson yerlerini Cairney ve Willian’a bıraktı. Maçın son bölümünde, Fulham farkı azaltmak için yüklenmeye başladı; 83’te Sessegnon’un yerini Godo alırken, Berge’nin yerine King sahada yer aldı. Kalan dakikalarda başka gol olmayınca, 27.653 taraftarın izlediği maçta Everton, 3-1’lik galibiyetle son 11 maçında ikinci galibiyetini alarak 13. sıraya yükseldi. Fulham ise son sekiz maçının beşini kaybederek, öne geçtikleri karşılaşmalarda 28 puan bıraktı; gelecek sezon Avrupa Kupaları’na katılma umutları ise belirsizliğini koruyor.